Hava Durumu

#Savcı

Lodoshaber.Com - Savcı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Savcı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

KKTC, İsias Otel’i davası için savcı görevlendirdi    Haber

KKTC, İsias Otel’i davası için savcı görevlendirdi   

Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinde Adıyaman’da yıkılan İsias Otel ile ilgili dava devam ederken, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, çoğu ortaokul öğrencisi 35 kişilik sporcu kafilesinin hayatını kaybetmesi ilişkin açılan dava ile ilgili savcı görevlendirdi. Adıyaman Savcılığından gelen adli yardımlaşma talebi doğrultusunda görevlendirilen savcı, İsias enkazında hayatını kaybeden 35 kişinin yakınlarının ifadelerini alacak. KKTC’de elde edilecek deliller ve alınacak ifadeler, Türkiye’de yürütülen dava dosyasında konulacak.      65 kişiye mezar oldu    Adıyaman’daki İsias Otel, 6 Şubat tarihinde saat 04.17'de merkez üssü Kahramanmaraş olan depremde ilk sarsıntıda yıkılarak KKTC kafilesinden 35, Türkiye Rehberler Birliği üyesi 30, toplam 65 kişiye mezar olmuştu. Yapılan araştırmalar sonucu otelin yapım aşamasında ihmaller zinciri ortaya çıkmıştı.    En büyük hissedar Ahmet Bozkurt’un öncülüğünde, Efe Bozkurt, Ulviye Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt, Bilge Açık ve Seda Zeren ortaklığında 2021 yılında faaliyete geçirilen otelin daha önce apartman olduğu belirtilmişti. İki apartmanın birleştirildiği, kolonların kesildiği ifade edilmiş, otelin yapı denetiminden geçemediği için mühürlendiği ancak bir süre sonra tekrar faaliyete geçtiği ortaya çıkmıştı.    KKTC’den giden mühendis ve mimarlardan oluşan heyet tarafından yapılan inceleme sonucu otelin beton kalitesinin bariz bir şekilde düşük olduğu, çakıl ve kum olarak dere çakılı ve kumu kullanıldığı tespit edilmişti. Raporda, beton karışımının elle yapılan kontrolde dahi kolaylıkla dağıldığı yazılmıştı.      Otel sahipleri tutuklanmıştı    Başlatılan soruşturma kapsamında İsias Otelin sahipleri Ulviye Bozkurt, Şule Özbek, Efe Bozkurt, Ahmet Bozkurt ve Mehmet Fatih Bozkurt gözaltına alınarak adliyeye sevk edilmişti. Adıyaman Adliyesi'ne sevk edilen zanlılardan otelin sahipleri ve yöneticileri Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih ve Efe Bozkurt, mahkemece tutuklanarak, Siverek Cezaevine nakledilmişti. Diğer şüpheliler Ulviye Bozkurt ve Şule Özbek hakkında ise yurt dışına çıkış yasağı ve adli kontrol tedbiri uygulanmasına karar verilmişti.

Konya'daki barınak vahşeti: Savcılıktan cezaya itiraz! Haber

Konya'daki barınak vahşeti: Savcılıktan cezaya itiraz!

Konya'da köpeğin kürekle öldürülmesinde sanıklara verilen cezayı az bulan savcılıktan itiraz geldi.  Konya Büyükşehir Belediyesi'ne ait Hayvan Rehabilitasyon Merkezi'nde sağlık teknisyeni Murat Bacak'ın köpeğe kürekle vurup öldürmesi ve Sefa Çakmak'ın da hayvanı sürükleyerek götürmesine ait görüntüler, 24 Kasım'da sosyal medyada paylaşıldı. 16 Kasım'da yaşandığı belirtilen olayın görüntüleri, tepkilere neden oldu. Konya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca başlatılan soruşturma kapsamında Murat Bacak ve Sefa Çakmak, 'bir ev hayvanı veya evcil hayvanı kasten öldürme' suçundan tutuklandı. DAVA AÇILDI Bacak ve Çakmak hakkında 14'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. İddianamede olayın nasıl yaşandığı anlatıldı. Ölen köpek için ‘can dostumuz’ vurgusu yapılan iddianamede, "Hayvan barınağında gerçekleştiği tespit edilen olaya ilişkin 11 saniyelik görüntüde işçi olarak çalışan şüpheli Murat Bacak'ın, elinde bulanan kürekle 3 defa sert şekilde köpeğe vurduğu, yine aynı yerde çalışan diğer şüpheli Sefa Çakmak'ın, köpeği yakalama aparatıyla tuttuğu ve hayvanın kaçmasına engel olduğu, Murat Bacak'ın köpeğe 3 defa kürekle vurduktan sonra, köpeğin hareketsiz şekilde yere yığıldığı, Sefa Çakmak'ın hareketsiz kalan köpeği sürükleyerek kenara doğru çektiği görüntülerde köpek tarafından yapılan bir saldırı olmadığı tespit edilmiştir" denildi. 1 YIL 3'ER AY HAPİS CEZASI Olayın ardından tutuklanan ve 14'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nce yargılanan Murat Bacak ve Sefa Çakmak, 2 Ocak'ta görülen ilk duruşmada tahliye edildi. 20 Ocak günü görülen 2’nci duruşmada ise mahkeme heyeti, Murat Bacak ile Sefa Çakmak'a 1'er yıl hapis cezası verdi. Heyet, daha sonra bu cezayı 'nitelikli hal'den 1 yıl 6 aya çıkarttı. Sanıkların pişmanlık duyması nedeniyle cezayı 1 yıl 3'er aya indiren heyet, hükmün açıklanmasını ise geri bıraktı. SAVCILIK, KARARA İTİRAZ ETTİ Konya Cumhuriyet Başsavcılığı, verilen cezayı az bulup itirazda bulundu. Savcılığın itirazında, ''Konya 14.Asliye Ceza Mahkemesince 20.01.2023 tarihinde sanıklar M.B ve S.Ç hakkında karar verilmiş olup Cumhuriyet Başsavcılığımızca her iki sanık hakkında alt sınırdan daha fazla uzaklaşılması (daha fazla ceza verilmesi) gerektiği ve haklarında verilen hükmün açıklamasının geri bırakılmaması gerektiği gerekçeleri ile karar aleyhine 23.01.2023 tarihinde itiraz yoluna başvurulmuştur. İtirazın değerlendirilmesi süreci devam etmektedir' 'denildi.

Sinan Ateş cinayeti davasına yeni savcı Haber

Sinan Ateş cinayeti davasına yeni savcı

Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in geçtiğimiz sene 30 Aralık Cuma günü Ankara'nın en merkezi yerlerinden Çukurambar'da silahla vurularak öldürülmesine ilişkin olarak yürütülen soruşturmada önemli bir gelişme yaşandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturmada ikinci bir savcı görevlendirirken, dosya milliyetçi kesime yakınlığıyla bilinen Başsavcıvekili Durdu Özer'in koordinatörlüğüne verildi. T24'ten Asuman Aranca'nın haberine göre, soruşturmanın emniyet ayağına ilişkin olarak da önemli bir iddia gündeme geldi. MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz'un evinde gözaltına alındıktan sonra hızla serbest bırakılan Tolgahan Demirbaş hakkında savcılığın "polis eşliğinde getirilmesi" talimatı verdiği, buna karşın Emniyet'in Demirbaş'ın "adresinde bulunamadığı" yanıtı verdiği öne sürüldü. Yaşanan kriz sonrası dosya için önceki gün ikinci savcı görevlendirilmesinin ardından, "tetikçillik"le suçlanan firari Eray Özyağcı'yı cinayet sonrası Ankara dışına çıkardığı iddia edilen Demirbaş, bugün adliyeye getirildi. Yeni savcı tarafından ifadesi alınan Demirbaş, adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Demirbaş'ın yanı sıra bir kişinin daha adliyeye getirildiği belirtildi, ancak savcılık kaynakları bu isme ilişkin bilgi vermedi. Eray Özyağcı'nın aranmasına ise devam edildiği kaydediliyor. Soruşturma kapsamında, bugüne kadar aralarında tetikçiyi taşıyan motosikleti kullanan Vedat Balkaya ile MHP İl Yönetimi listesinden çıkarılan Ufuk Köktürk'ün de bulunduğu 13 kişi tutuklanmıştı. Tutuklananlar arasında "firari tetikçi Eray Özyağcı'yı İstanbul'dan bir transporter araçla Ankara'ya getirdikleri" ortaya çıkan iki Özel Harekât polisi de yer almıştı. TOLGAHAN DEMİRBAŞ KRİZİ Soruşturma sürerken, eski Ülkü Ocakları genel merkez yöneticisi Tolgahan Demirbaş'ın, MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz'un kullandığı bir evde gözaltına alındığı, ancak adliyeye getirilmeden savcılık kararıyla serbest bırakıldığı ortaya çıkmıştı. Bu gelişmelerin ardından "firari tetikçi Eray Özyağcı'yı cinayet sonrasında Ankara dışına çıkardığı" öne sürülen Demirbaş konusunda adliye ve Emniyet arasında kriz çıktığı öne sürüldü. İddiaya göre savcılık, Emniyet'ten, olay yerinde keşif yaptığı da öne sürülen Demirbaş'ın polis eşliğinde adliyeye getirilmesini talep etti. Ancak Emniyet Demirbaş'ın adresinde bulunamadığı yanıtı verdi. DEMİRBAŞ'IN İFADESİNİ YENİ SAVCI ALDI Bunun üzerine dosyada ikinci bir savcı görevlendirilirken, olayın başından beri soruşturmaya bakan savcı ise izne ayrıldı. Yeni savcının dosyayı devralmasının ardından Demirbaş, bugün polis eşliğinde adliyeye getirildi. Demirbaş'ın ifadesi de yeni savcı tarafından alındı. Dosya için yeni görevlendirilen savcı, "tetikçiyi Ankara dışına çıkardığı" öne sürülen Demirbaş hakkında tutuklama talep etmedi. Savcı, Demirbaş'ı "adli kontrol" talebiyle hâkimliğe sevk etti. Dosya üzerinden talebi değerlendiren nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliği de Demirbaş'ı "adli kontrol" kararı vererek serbest bıraktı.

Çelik'ten İsveç'e: Terörle mücadele yasanızı gözden geçirin! Haber

Çelik'ten İsveç'e: Terörle mücadele yasanızı gözden geçirin!

AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Toplantı gündemine ilişkin parti sözcüsü Ömer Çelik, açıklamalarda bulundu. Çelik, şunları kaydetti: "Bir ifade hürriyeti olarak kabul edilemez. İsveç'in bunun gereğini yerine getirmesi gerekir. Bu şahısların yargı önüne çıkarılması gerekir. İsveç'teki savcı bunların cezalandırılmayacağını söylemiş. Bir hakaret olarak değerlendirilebileceğini söylemiş. İnceleme neticesinde bunların cezalandırılmayacağını söylemiş. Savcının açıklamaları kabul edilemez.  Demek ki İsveç'te isteyen isteğini yapabilir. İsveç terör yandaşlarının propaganda merkezi olarak konumlandırır. Demek ki terörle mücadele konusunda siyasi otoriteyle yargı arasında tamamen zıt bir durum var. İsveç terörle mücadele yasasını gözden geçirmeli. Türkiye'nin yaklaşımı tabii ki NATO’nun genişlemesinden yanadır. Biz de prensip olarak genişlemesini destekliyoruz. Ama burada terörle mücadelenin desteklenmesi şartıyla. 'ORTAK YETKİ' TARTIŞMASI Bir cumhurbaşkanı olacak, siyasi parti genel başkanları yardımcısı olacak. Cumhurbaşkanı bu 6 kişinin onayını almadan siyasi bir karar almayacak. Cumhurbaşkanı bunu yaparsa ne olur, mutabakat bozulur ve ülke seçime gider. Bu demokratik bir model değil, politbüro modeli. Kendi cumhurbaşkanı adaylarını şimdiden etkisiz bir eleman olarak gösteriyorlar. Bu altılı eş başkanlık modelidir. Bu demokratik bir sistemdir diyorlar. Devlet hayatı içerisinde ortak karar almanın mekanizmaları belli. Bu anayasının dışında siyasi bir paralel yapı çıkarır.  Hükümeti devlet işine karıştırmadığın zaman vatandaşın seçtiği hükümet devleti yönetemeyecekse egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ilkesi yazı olarak kalır. Vesayet dönemlerinin Türkiye'yi nasıl büyük sıkıntıların içerisine soktuğu, ne gibi sonuçlar doğurduğu geçmişte çok görüldü. Buradan güçlendirilmiş bir parlamenter sistem de çıkmıyor."

İsveç'ten yeni skandal: Savcı suç unsuru bulamadı! Haber

İsveç'ten yeni skandal: Savcı suç unsuru bulamadı!

Terör örgütü PKK/YPG destekçilerinin İsveç'in başkenti Stockholm'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef aldıkları, Ankara ve Stockholm arasındaki tansiyonu yükselten provokasyonun yankıları devam ediyor. NATO'ya üye olabilmek için Türkiye'nin onayını bekleyen İsveç'ten bir skandal hamle daha geldi. Stockholm merkezli günlük gazete Aftonbladet, Savcılığın skandal eyleme dair verdiği kararı 'Son Dakika' kodu ile duyurdu. Söz konusu habere göre, Stockholm Şehir Savcılığı'ndan Savcı Lucas Eriksson, Stockholm Belediye Binası'nın önündeki olayın suç teşkil etmediğine karar verdi Gazete kararın kesin olduğunu ve savcının dosyayı kapattığını duyurdu. Aynı haberde savcının davayı bir hakaret davası olarak ele aldığı ancak incelemeler sonrası 'yeteri kadar hakaret olmadığı' sonucuna varıldığı belirtildi. Savcı davayı kapattığının altını çizdi ve şu değerlendirmede bulundu; 'Bir inceleme talep edilebilir ve daha sonra başka bir savcı bu davayı inceleyebilir.' Rusya'nın Ukrayna'ya saldırması sonrası harekete geçen İsveç ve Finlandiya NATO'ya resmi başvurusunu Mayıs ayında yapmıştı. İsveç Başbakanı Kristersson, 'YPG destekçilerinin provokasyonu ülkenin güvenliği için tehlikeli bir durum' değerlendirmesinde bulunmuştu. Kristersson, 'NATO üyeliği başvurusuna karşı sabotaj olarak tasarlandığını söyleyebilirim. İsveç'in güvenliği için tehlikeli bir durum' demişti. DÜĞÜM MADRİD ZİRVESİNDE ÇÖZÜLMÜŞTÜ AMA... Ukrayna savaşı sonrası Finlandiya ve İsveç, NATO'ya üyelik başvurusunda bulunmuş, Türkiye ise veto kararı almıştı. Dünya gündemini uzun süre meşgul eden bu düğüm, İspanya'nın başkenti Madrid'de düzenlenen NATO Zirvesi'nde çözülmüştü. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın huzurlarında imzalanan Üçlü Muhtıra’da, müstakbel NATO müttefikleri olarak Finlandiya ve İsveç terörizmin tüm biçim ve tezahürleriyle mücadelede Türkiye’yle tam dayanışma ve işbirliği sergileyecekleri, PKK terör örgütü başta olmak üzere milli güvenliğine yönelik tüm tehditlere karşı Türkiye’ye tam destek verecekleri, PYD/YPG ve FETÖ’ye destek sağlamayacakları taahhüdünde bulunmuşlardı. Muhtıra’da üç ülke terörizmle, örgütlü suçlar ve diğer ortak sınamalarla mücadelede mutabakat temelinde işbirliğini geliştirmek için kolluk kuvvetlerini ve istihbarat kuruluşlarını da içeren her düzeyde hükümetlerarası yapılandırılmış ortak bir diyalog ve işbirliği mekanizması tesis edeceklerini belirtmişler, bu çerçevede muhtırada kayıtlı adımların takibi ve hayata geçirilmesi için Dışişleri, İçişleri ve Adalet Bakanlıkları, İstihbarat Servisleri ve Güvenlik Kurumlarından uzmanların katılımıyla bir Daimi Ortak Mekanizma tesis etmeyi kararlaştırmışlardı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.