Koronavirüs Haberleri - Son Dakika Koronavirüs Haber Güncel Gelişmeler

Koronanın yeni varyantı yayılıyor! Bazı ülkelerde tespit edildi

Dünyanın büyük ölçüde kurtulduğu koronavirüs felaketinde yeni varyantlar ortaya çıkmaya devam ediyor. Toplumun büyük bölümü aşılar ve enfekte yolu ile bağışıklık kazansa da yeni varyantlar tehlike anlamına geliyor. Bu kapsamda ortaya çıkan Eris varyantı yayılıyor. Güney Afrika'da tespit edildi Güney Afrika Cumhuriyeti, koronavirüsün Omicron varyantının alt türevi olan Eris (EG.5.1) vakası tespit edildiği duyurdu. Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, ülkede Eris'in ilk vakasının tespit edildiği bildirildi. Açıklamada, Güney Afrikalılar Kovid-19'a karşı aşı olmaya çağrıldı. Eris varyantı Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 9 Ağustos'ta Eris varyantına ilişkin bir rapor yayımlamıştı. Mevcut kanıtlara dayanarak Eris'in oluşturduğu halk sağlığı riski, diğer mevcut Kovid-19 varyantlarının riskine benzer şekilde "küresel düzeyde düşük" olarak değerlendirilmişti. Eris'in, özelliklerine bağlı olarak küresel olarak yayılabileceği ve vakalarda artışa neden olabileceği de kaydedilmişti.

Bilim insanlarından büyük buluş: Koronavirüs tarih mi oluyor?

Yaklaşık 7 milyon insanın ölümüne neden olan, sosyal hayatta büyük değişikliklere imza atan kovid-19'a yönelik araştırmalar pandemi sürecinin bitmesine karşın hızla devam ediyor. Science Advances adlı bilimsel dergide yayımlanan çalışmaya göre uluslararası bir araştırmacı ekibi, kovid-19'a karşı aşılanmış olan iyileşmiş bir SARS hastasının kanından alınan antikorları izole etti. Önceki koronavirüs enfeksiyonu ve aşılamanın bu benzersiz kombinasyonu, test edilen neredeyse tüm ilgili koronavirüsleri durdurabilen son derece geniş ve güçlü bir antikor yanıtı oluşturdu. KANITLAR CESARET VERİCİ Singapur'da yer alan Duke-NUS Tıp Fakültesi Gelişen Bulaşıcı Hastalıklar (EID) Programı'nda dünyaca ünlü bir yarasa virüsü uzmanı olan çalışmanın kıdemli yazarı Wang Linfa, şu ifadeleri kullandı: Daha önce onaylanmış tüm monoklonal antikorlar yeni ortaya çıkan kovid-19 varyantlarına karşı etkinliğini kaybettiğinden, yüksek riskli kovid-19 hastalarının tedavisi için tedavi edici monoklonal antikor eksikliğini gidermeye çalıştık. Bu çalışma, insan bağışıklık sistemini doğru şekilde 'eğitebildikleri' takdirde pan-corona virüs aşılarının mümkün olduğuna dair cesaret verici kanıtlar sunuyor. Çalışma, araştırmacıların SARS-CoV-2 (yeni tip koronavirüs), Alfa, Beta, Gama, Delta ve Omicron varyantları, orijinal SARS virüsü ve yarasa ve pangolinlerden bulaşan diğer birçok hayvan koronavirüsü dahil olmak üzere birden fazla koronavirüsü nötralize edebilen altı antikoru nasıl elde ettiklerini açıkladı. Çalışmanın diğer yazarlarından Chia Wan Ni, "Üç antikor, test edilen tüm SARS ile ilgili virüsleri çok düşük konsantrasyonlarda nötralize ederek son derece geniş ve güçlü olarak öne çıktı." dedi. KOVİD-19 VARYANTLARINI NÖTRALİZE ETTİ E7 olarak adlandırılan en güçlü antikor hem SARS-CoV (SARS) hem de SARS-CoV-2 (kovid-19) arbovirüslerini, hayvan arbovirüslerini ve Omicron XBB.1.16 gibi yeni ortaya çıkan SARS-CoV-2 (kovid-19) varyantlarını nötralize etti. E7 antikoru, corona virüsün hücreleri istila etmek için kullandığı başak proteininin iki parçasını köprüleyen benzersiz bir bağlanma mekanizması yoluyla, virüslerini etkisiz hale getirmeyi başardı. ANTİKOR NASIL ÇALIŞIYOR? Bu durum başak proteinini inaktif bir konformasyonda kilitliyor ve virüsün hücreleri enfekte etmek ve hastalığa neden olmak için ihtiyaç duyduğu şekil değiştirme sürecini engelliyor. Chia, "E7 antikorunun nötralize edici gücü ve genişliği, karşılaştığımız diğer SARS ile ilgili corona virüs antikorlarını aştı. Diğer antikorların çoğu etkinliğini yitirirken, en yeni Omicron alt varyantlarına karşı bile etkinliğini sürdürdü." açıklamasını yaptı. 'BİR SONRAKİ PANDEMİYİ ÖNLEYEBİLİR' Öte yandan, gelecekte ortaya çıkacak koronavirüsleri nötralize etme potansiyeli yüksek olan E7 antikoru, bir sonraki pandeminin önlenmesine yardımcı olabilir. Araştırmacılar, antikorun mevcut ve gelecekteki koronavirüslere karşı profilaktik (hastalık meydana gelmeden hastalığın önlenmesi) ve terapötik (tedavi edici) bir ajan olarak potansiyelini daha fazla değerlendirmeyi planlıyor.

Pandemiden sonra, koronavirüsten daha bulaşıcı hastalıklar coştu

Covid-19’un, diğer virüs, bakteri ve kanser hastalarının olağan semptomlarında hatta hastalığın seyrine dair ne tür değişikliklere neden olduğu merak konusuydu. Şimdi bunların yavaş yavaş belirginleşmeye başladığını ifade eden göğüs hastalıkları uzmanı Prof. Dr Şevket Özkaya, özellikle Covid-19 dışı viral hastalıklarda artış yaşandığına dikkat çekti. "ÖNLEM ALINMALI" İlk olarak herpes virüslerinin neden olduğu zona hastalarında belirgin bir artışın görüldüğü bilgisini veren Prof. Dr. Şevket Özkaya, Zona’nın hafif semptomatik geçirilen bir hastalık olmakla birlikte önümüzdeki günlerde ortaya çıkabilecek diğer virüslere bağlı olarak, karşılaşabileceğimiz rahatsızlıklara karşı önlem alınmasını tavsiye etti. Özkaya, “Sadece Covid-19 için değil, tüm viral ve bulaşıcı hastalıklar için mesafe ve hijyen kurallarına özen göstermemiz gerekiyor” diye konuştu. "KIZAMIK, KORONAVİRÜSE GÖRE 5-6 KAT DAHA BULAŞICI" Kızamığın ise halkımızın en iyi bildiği çocukluk hastalıklarından biri olduğuna değinerek sözlerine devam eden Özkaya, “Nadiren de olsa özellikle 1 yaş altında çocuklarda beyin, kalp ve/veya akciğer komplikasyonlarına bağlı ölümcül olabiliyor” dedi. Daha çok çocukluk çağında görülen kızamık hastalığının, koronavirüse göre 5-6 kat daha bulaşıcı olma özelliği taşıdığını kaydeden Prof. Dr. Özkaya’ya göre, son dönemde Türkiye'de salgın haline dönüşen ve pek çok vakanın duyurulduğu kızamık için alınabilecek önlemlerin başında aşı geliyor. Aşılı olunmadığında ise özellikle gebelere ve bağışıklığı düşük kişilere kolayca bulaşabiliyor ve riskli durumlara sebebiyet verebiliyor. BU BELİRTİLERE DİKKAT! Özkaya, yüksek ateş ve halsizlikle kendini gösteren kızamığın, enfekte olmuş kişilerin öksürmesi, hapşırması veya konuşması esnasında yayılan damlacıkların solunması ya da bu kişilerin kullandığı nesnelere temas edilmesiyle bulaştığını hatırlattı. Kızamık hastalığının kesin bir tedavi yöntemi bulunmamakla birlikte bazı semptomatik şikayetlere yönelik tedaviler uygulanabildiğini kaydeden Özkaya, “Her ne kadar sayılar artsa da halkımızın paniğe sevk edecek, ölümcül bir salgın beklemiyoruz. Kızamık ülkemizde en iyi bilinen ve Sağlık Bakanlığımızın hem aşılama konusunda hem de özellikle çocukluk çağı viral hastalıkları takibinde en hassas davrandığı konulardır. Kızamık vakalarının artmasına rağmen hayatı tehdit eden bir tablo yoktur, sadece iş gücü kaybı oluşturduğu için halkımızın kontrollü sosyal hayata dikkat etmelerini öneriyoruz” dedi.

DSÖ'den sevindiren koronavirüs açıklaması! Artık...

Dünya Sağlık Örgütü, Kovid-19 açıklamasında bulundu. 2019 yılının son aylarında patlak veren Kovid-19 salgını binlerce insanın ölümüne sebep oldu. Bunun yanı sıra ülkelerin ekonomik ve sosyal hayatını da etkileyen virüs, dünya genelinde toplam 6 milyondan fazla kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Uğur Şahin ve Özlem Türeci tarafından yapılan aşı piyasaya sürülene kadar da vaka ve ölü sayısı artarak devam etti. Kısa bir sürede geliştirilen aşının klinik çalışmaları 2020'nin Nisan ayında başladı ve o dönem 40 bin kişi klinik çalışmada yer aldı. TÜRKİYE: 18 MİLYON VAKA Türkiye'de ise toplam 18 milyon kişi Kovid-19'a yakalandı. Bu kişilerden 102 bini hayatını kaybederken 1,2 ve 3. doz dahil olmak üzere ülke genelinde toplam 152 milyondan fazla aşı yapıldı. Son olarak geçtiğimiz ay 31 bin kişi Kovid-19'a yakalandı, bu kişilerden 85'i hayatını kaybetti. Öte yandan AFP'nin 'Son dakika' koduyla geçtiği haberde, Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) Kovid-19 ile ilgili son açıklaması yer aldı. Açıklamaya göre DSÖ üç yılı aşkın bir süredir milyonlarca insanı öldüren, ekonomik yıkıma yol açan salgının artık küresel bir acil durumu teşkil etmediğini söyledi. DİKKAT ÇEKEN ÖLÜ SAYISI DETAYI DSÖ Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus gazetecilere verdiği demeçte söz konusu gelişmeyi 'umut verici' olarak nitelendirdi ve ölü sayısının resmi rakamlardan 3 katından fazla olduğunu düşündüğünü belirtti.

Meksika Devlet Başkanı 3’üncü kez Covid-19’a yakalandı

Meksika Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador, 3’üncü kez Covid-19’a yakalandı. Meksika İçişleri Bakanı Adan Augusto yaptığı açıklamada, 69 yaşındaki Obrador'un Covid-19 testinin pozitif çıktığını aktararak, Devlet Başkanlığı Konutunda tedavi altına alındığını ve karantinada olduğunu bildirdi. Obrador'un soğuk algınlığına benzer semptomlar gösterdiğini ifade eden Augusto, Obrador'un kalp krizi geçirdiğine dair çıkan haberleri yalanladı. Diario de Yucatan gazetesi, Obrador'un Yucatan Yarımadası'na yaptığı bir gezi sırasında kalp krizi geçirdiğini iddia etmişti. Obrador, 2013'te kalp krizi geçirmişti.

Covid-19 kabusu geri mi dönüyor: Arcturus varyantı endişesi!

Bilim insanları, 'Arcturus' olarak adlandırılan yeni bir Covid-19 alt varyatının Hindistan'ı kasıp kavurduğunu açıkladı. Omicron alt varyantı olan ve teknik olarak XBB.1.16 olarak adlandırılan Arcturus, geçen ay enfeksiyonların 13 kat arttığı ülkedeki Covid vakalarında yeni bir artışa neden oldu. Bununla birlikte, vakalardaki artış Hindistan Sağlık Bakanlığı’nın bu hafta hastanelerin olası bir hasta akınıyla başa çıkmaya ne kadar hazır olduğunu kontrol etmek için tatbikatlar düzenlemesine yol açtı. Ayrıca, Hindistan’da Arcturus nedeniyle bazı eyaletlerde bir yıldan fazla bir süredir ilk kez halka açık ortamlarda yüz maskeleri geri geldi. Güney eyaleti Kerela Sağlık Bakanı Veena Georgei hamile kadınlar, yaşlılar ve altta yatan sağlık sorunları olanlar için maske takılmasının zorunlu olduğunu bildirdi. GÜNLÜK VAKA SAYISI 3 BİN ARTTI Hindistan Sağlık Bakanlığı, 12 Nisan'da sadece bir günde 3 bin 122 artışla 40 bin 15 aktif Covid-19 vakası tespit edildiğini duyururken, Oxford Üniversitesi'nin yürüttüğü Our World in Data platformundan ayrı rakamlar, yeni günlük vakaların bir ay önceki 242'den 4 Nisan'da 3 bin 108'e ulaştığını gösterdi. "ENDİŞE VERİCİ MUTASYONLARA SAHİP" Diğer taraftan, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) şu anda, ilk olarak Ocak ayı sonlarında tespit edilen XBB.1.16'yı izliyor ve yetkililer, Arcturus'ta endişe verici bazı mutasyonlar olduğunu açıkladı. DSÖ'nün Covid-19 sorumlusu olan Dr. Maria Van Kerkhove konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Arcturus, birkaç aydır dolaşımda. Laboratuvar çalışmalarında artan bulaşıcılığın yanı sıra potansiyel olarak artan patojenite gösteren başak proteininde ek bir mutasyona sahip olduğunu gözlemledik. Ancak, Arcturus önceki varyantlardan daha ciddi hastalığa neden olduğuna dair bir kanıt yok." dedi. Öte yandan, Tokyo Üniversitesi'nden Japon bilim adamları tarafından yapılan farklı bir çalışma, Arcturus'un yakından ilişkili olduğu Kraken alt varyantından 1,2 kat daha bulaşıcı olduğunu öne sürdü. Araştırmacılar, Arcturus’un "yakın gelecekte dünya çapında yayılacağını belirterek, yeni alt varyantın bağışıklık sisteminin mücadele etmesini zorlaştıran mutasyonları olduğunu belirtti.

Çin: Covid-19'u kesin olarak yendik!

Çin yönetimi, geçen yılın sonunda Covid-19 ile mücadelede ani politika değişikliğiyle kontrol tedbirlerinin gevşetilmesinin ardından salgının kontrolünde "kesin zafer" kazanıldığını duyurdu. Bununla birlikte, ülkede Covid-19 nedeniyle şimdiye kadar 80 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Çin haber ajansı Xinhua'ya göre, ülkeyi yöneten Çin Komünist Partisinin (ÇKP) en üst karar organı Siyasi Büro Daimi Komitesi, dün Devlet Başkanı Şi Cinping başkanlığında yaptığı toplantıda ülkede salgınının son durumu ele alındı. Toplantının ardından yapılan açıklamada, Covid-19 önleme ve kontrol tedbirlerinin optimizasyonu için Kasım 2022'den bu yana atılan adımların kısa sürede başarıya ulaştığı ve salgına karşı "büyük ve kesin bir zaferin kazanıldığı" belirtildi. Tedbirlerin gevşetilmesinden itibaren 200 milyondan kişide virüs görüldüğünü, 800 bine yakın ağır hastanın başarıyla tedavi edildiği kaydedilen açıklamada Çin'deki ölüm oranının dünyada en düşük seviyelerde olduğu vurgulandı. "İNSANLIK TARİHİNDE BİR MUCİZEYE İMZA ATTIK" Açıklamada, sonucun, parti liderliğinin salgın durumuna ilişkin değerlendirmelerinin ve farklı aşamalarda aldığı kararların doğruluğunu ortaya koyduğu vurgulanarak, "Salgının önlemesi ve kontrolünde büyük ve kesin bir zafer kazandık. Bu kadar kalabalık nüfuslu bir ülkede hızla yayılan bir salgının başarıyla üstesinden gelerek insanlık tarihinde bir mucizeye imza attık." ifadeleri kullanıldı. Çin'in Covid-19 salgının başından beri uyguladığı, "sıfır vaka" olarak adlandırılan, büyük çaplı kapanma, karantina ve seyahat kısıtlamalarını gerektiren salgın kontrol tedbirlerinin 7 Aralık 2022'de aniden kaldırılmasının ardından vakalar hızla artmış, Çin bugüne dek görülen en büyük kitlesel yayılmayla karşı karşıya kalmıştı. BİR MİLYAR KİŞİYE VİRÜS BULAŞTI Aradan geçen 2,5 ayda 1,4 milyarlık nüfusunun yüzde 80'nin oluşturan en az 1 milyar kişiye virüs bulaştığı tahmin ediliyor. Resmi rakamlara göre 8 Aralık 2022'den 9 Şubat 2023'e kadar geçen sürede ülkede 80 binden fazla kişi virüs nedeniyle hayatını kaybetti.

Doğumuyla literatüre girmişti: O anneden çok acı haber!

Kocaeli'de korona virüs hastasıyken yapay kalp ve akciğer cihazı ECMO’ya bağlanıp sezaryenle doğum yapan ilk vaka olarak literatüre giren 30 yaşındaki Nida Pelit, akciğerindeki rahatsızlığı sebebiyle yaşamını yitirdi. Gebze ilçesinde pandemide ECMO’ya bağlanarak sezaryen doğuma alınan ve bu konuda dünyadaki ilk vaka olarak literatüre giren Nida Pelit, hayatını kaybetti. Pelit, 2021 yılı ekim ayında Mihra bebeği dünyaya getirmiş, 2022 mart ayında taburcu olmuştu. Akciğerlerindeki rahatsızlık sebebiyle tedavi gören Nida Pelit, Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde gece saatlerinde yaşamını yitirdi. Pelit’in cansız bedeni, bugün Gebze Yeşiltepe Camii’nde kılınan namazın ardından Cumaköy Mezarlığı’nda toprağa verildi. Cenazeye Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz de katıldı.

Koronavirüs aşısı şikayetlerine tazminat yolda!

Almanya'da, korona virüsü aşılarının neden olduğu ağır yan etkiler nedeniyle yapılan tazminat başvurularından 253 tanesinin eyalet yönetimleri tarafından haklı bulunarak kabul edildikleri bildirildi. DW Türkçe'nin Welt am Sonntag gazetesinden aktardığına göre, söz konusu rakama, eyaletlerin ilgili birimlerinde yapılan araştırma neticesinde ulaşıldı. Haberde, nüfus açısından en büyük eyaletler olan Bavyera'da 61, Kuzey Ren-Vestfalya'da ise 38 tazminat dilekçesinin onaylandığı, Bremen eyaletinde ise kabul edilen hiçbir tazminat talebinin olmadığı bildirildi. Halihazırda 3 bin 968 tazminat dilekçesinin işlemde olduğu ve bin 808 dilekçenin de reddedildiği haberde yer aldı. Almanya'da, Robert Koch Enstitüsü'nün verilerine göre, 1 Ocak 2023 tarihine kadar 192 milyon korona virüsü aşısı yapılırken; 65 milyon kişi en az bir kere aşılandı. Kalp kası iltihabı, venöz sinus trombozu ve parmaklarda, bileklerde karıncalanma olarak kendini gösteren bir sinir sistemi hastalığı olan Guillan-Barre Sendromu, korona virüsü aşısının ağır yan etkileri olarak kabul ediliyor. Gazetenin aktardığı bilgilere göre, az da olsa bazı durumlarda, korona virüsü aşısının ölümlere sebebiyet verdiği yetkili merciler tarafından kabul edilmiş durumda. Aşının neden olduğu bir yan etkiden muzdarip kişilere devlet tarafından bakım desteği verilip verilmeyeceğine eyaletlerin ilgili kamu birimleri karar veriyor. Almanya Federal Sağlık Eğitim Merkezi, "uzun vadeli sağlık sorunu ya da ekonomik anlamda sıkıntı yaratan" çok ciddi aşı komplikasyonlarında devlet desteği talebi onaylanıyor. Bu destek kapsamına, sağlık durumunun ne kadar kötü olduğuna bağlı olarak, bir emekli maaşı bağlanması, tedavi masraflarının karşılanması ya da aşı komplikasyonu sebebiyle hayatını kaybeden kişilerin yakınlarına destek verilmesi giriyor.