Hava Durumu

#Işçi

Lodoshaber.Com - Işçi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Işçi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bakan Akar: Hiçbir işçinin hakkını yedirmedik Haber

Bakan Akar: Hiçbir işçinin hakkını yedirmedik

Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla konser düzenlendi. Esat Kabaklı’nın sahne aldığı konsere; Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, HAK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı Yunus Değirmenci, HAK-İŞ Konfederasyonu Kayseri İl Başkanı Serhat Çelik ve çok sayıda vatandaş katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başlayan program da Orgeneral Hulusi Akar Camii İmam hatibi Faruk Erkan Kuran-ı Kerim tilavetinde bulundu. Daha sonra Hatice Ela ve Yasin Emir Kılıç kardeşler şiir okudu.      Konser öncesi bir konuşma yapan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, işçinin emeğinin ve alın terinin karşılığını almasının çok önemli olduğunu söyleyerek, “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü öncelikle hepinize kutlu olsun. Bu çerçevede sağlık ve esenlik diliyorum. İşçilerimizin emeği, işçilerimizin alın teri gerçekten çok önemli, çok değerli ve çok anlamlı. Bu bizim milli ve manevi değerlerimiz içinde önemli. Hiçbir işçinin hakkını yedirmedik yedirmeyeceğiz. İşçinin hakkını vermek için elimizden gelen gayreti gösterdik, göstereceğiz. Sendikalar işçimizin hakkını korumakta ve kollamakta çok önemli. Bu konuda yapılan çalışmaları değerlendirdiğimizde hepinizin şunu iyi anlaması lazım; bugünlere kadar birçok problemi çöze çöze geldik. İnşallah bundan sonrada kalan ne kadar problem varsa bunları çözmek bizim boynumuzun borcu. İşçimizin emeğinin karşılığının alınması, alın terinin karşılığının alınması bizim için çok önemli. Bu konuda bütün bakanlıklar üstüne düşen görevleri yapmaya çalışıyor. İşçimizin mutluluğu işçimizin refahı hepimiz için önemli” şeklinde konuştu.

Yargıtay'dan istifa eden işçiye kötü haber! Haber

Yargıtay'dan istifa eden işçiye kötü haber!

Tam 4 sene boyunca çalıştığı işyerinden istifa eden işçi, ertesi gün başka bir işyerinde mesaiye başladı. Tüm görüşmelerine rağmen kıdem ve ihbar tazminatı alamayan işçi, İş Mahkemesi'nin yolunu tuttu. Davacı işçi; çalışması boyunca fazla mesai yaptığını, yıllık izinlerini kullanmadığını, ulusal bayram genel tatil günlerinde dahi çalışmaya devam ettiğini ancak hak ettiği ücretlerin ödenmediğini talep etti. Davalı şirket avukatı ise davacının işveren nezdinde asgari ücretle çalıştığını, başka bir işyerinde iş bulması nedeniyle istifa ederek kendi isteği ile işten ayrıldığını, iddia ettiği gibi fazla mesai yapmadığını savunarak davanın reddini talep etti. Mahkeme; davacının iş akdinin davalı işveren tarafından haksız nedenle feshedildiğine hükmetti. Davacının kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin alacağı taleplerinin kabulüne, davacı tarafından ispatlanamayan fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücreti taleplerinin reddine karar verildi. Kararı her iki taraf avukatı da temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. Emsal kararda; davacının iş akdinin nasıl sona erdiğine ilişkin bir açıklama yapmadığı, davalının ise davacının başka yerde iş bulduğu için işi kendi isteğiyle bıraktığını savunduğu hatırlatıldı. Kararda şöyle denildi: "Feshe ilişkin dinlenen tanık beyanlarına göre davacı tanıklarından birinin davacı ile aynı işyerinde çalışmasının bulunmadığı, diğer davacı tanığının ise davacının iş akdinin sona ermesinden önce davalı işyerindeki çalışmasının sona erdiği anlaşılmıştır. Davalı tanıklarının ise davalının savunmasını doğrular şekilde beyanda bulundukları, dosya arasında bulunan hizmet döküm cetveli incelendiğinde davalı işyerinde iş akdi ayın 10'unda sona eren davacının ayın 11'inde dava dışı başka bir işyerinde işe girişinin yapıldığının görüldüğü ortadadır. Ayrıca yine dosya içinde bulunan Sosyal Güvenlik Kurumu işten ayrılış bildirmesinde davacının işten çıkış nedeninin Kod 3 (işçinin iş akdini haklı neden olmadan feshi - istifa) olarak gösterildiği anlaşılmakla davacının işi kendi isteğiyle bıraktığının kabulüyle kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir."

Yargıtay kararı: Psikolojik tacize maruz kalan işçiye tazminat! Haber

Yargıtay kararı: Psikolojik tacize maruz kalan işçiye tazminat!

Uluslararası bir şirkette yönetici asistanı olarak çalışan kadın işçi, müdürünün psikolojik tacizine maruz kalınca istifa etti. İş Mahkemesinin yolunu tutan kadın işçi, müdürün özel hayatına müdahale ettiğini, cinsel tacizde bulunduğunu, davacının bu durumu üst yönetime bildirdiğini, yetkililerce durumun engelleneceği ve müdürün ülkesine gönderileceği söylenmesine rağmen gönderilmediğini öne sürdü. İstifa ederek iş sözleşmesini haklı sebeplerle feshettiğini ileri süren davacı kadın; kıdem tazminatı, manevi tazminat ve fazla çalışma ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etti. Davalı şirket avukatı ise davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacıya gönderilen mesajların arkadaşlık kurmaya yönelik olduğunu, davacının hak düşürücü sürede fesih hakkını kullanmadığını ve fazla çalışma yapmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istedi.      9. Hukuk Dairesinden emsal karar    Mahkeme, davacının psikolojik destek aldığına dikkat çekerek, şirket müdürü P.Z. tarafından psikolojik taciz ve mobbing eylemi sonucu işten ayrıldığına hükmetti. Davanın kısmen kabulüne dair hüküm kuran İş Mahkemesi, kıdem tazminatı ve manevi tazminat alacaklarının kabulüne, fazla çalışma alacağına yönelik talebin ise reddine karar verdi. Kararı davalı şirket avukatı istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi, davacı tarafa yönelik sistematik bir psikolojik ve cinsel taciz uygulandığının ispat edildiğinden bahsedilemeyeceğine dikkat çekerek mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına hükmetti. Davacı sekreter, kararı temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. Emsal nitelikte bir karara imza atan Daire; müdürün özel hayata müdahale ederek psikolojik tacizde bulunduğuna hükmetti.    Kararda; her ne kadar psikolojik tacize uğradığını iddia eden mağdurun, bu iddiasını ispatlamakla yükümlü ise de psikolojik tacizin genellikle tacizi uygulayan ile tacize maruz kalan arasında gerçekleşen bir olgu olması karşısında olayların tipik akışı ve tecrübe kuralları göz önüne alınarak sonuca gidilmesinde yarar bulunduğu hatırlatıldı.      "Davacının iş yerinde psikolojik taciz ve baskıya uğradığı sonucuna ulaşılmıştır"    "Yaklaşık ispat" olarak adlandırılan bu yaklaşımın tarzın işin doğasına da uygun olduğu vurgulandı. Kararda şu ifadelere yer verildi:    "Yargılama sırasında dinlenen ve iş yerinde davacıyla birlikte çalışmış olan davacı tanığı C.G.'nin, davalı şirkette müdür olarak çalışan P.Z. isimli kişinin davacıya cinsel hedefli bir yaklaşımının olduğunu, sürekli iş dışında bir şeyler yapma yönünde tekliflerde bulunduğunu, gittiği yerlere davacıyı da yanında götürdüğünü dile getirmiştir. Eylemlerinin yoğunluğu nedeniyle davacının durumu üst makamlara bildirdiğini, bunun üzerine P.Z. isimli kişinin işlerle ilgili sürekli sorun çıkaran tarzda davranmaya başladığını, bezdirici şekilde işten memnuniyetsiz bir tavır aldığını, mesajlarına da arada sırada devam ettiğini, herhangi bir yere gittiğinde davacıyı yanında götürdüğünü beyan etmiştir. Uzman psikolog tarafından dosyaya sunulan yazıda ise psikolog görüşmesi için müracaat eden davacı ile 6 bireysel görüşme yapıldığı, görüşmelerin durumsal ve reaktif sıkıntı ve kaygı şikayetleri sebebiyle sürdüğünün bildirildiği görülmektedir. Dosya çerçevesindeki tanık anlatımları, e-posta, Whatsapp yazışma içerikleri birlikte değerlendirilip olayların kronolojik sıralamasına bakıldığında, olayın muhatabı davacı işçinin konuya ilişkin şikayetini üst makamlara bildirmesi sonrasında da işveren vekilinin işle bağlantılı olmayan ve ilgisini belli edecek şekilde davranmaya devam ettiği, davacının ayrıca yıldırma, pasifize etme amacına yönelik işveren vekili davranışlarına maruz kaldığı anlaşılmaktadır. Temadi eden bu davranışlar nedeniyle davacının sağlığında zarar meydana geldiği, bu sebeple psikolojik destek aldığı, iddia edilenler ile belirtilen eylemlerin birbirleriyle örtüştüğü ve bu suretle davacının iş yerinde psikolojik taciz ve baskıya uğradığı sonucuna ulaşılmıştır. İşveren vekili pozisyondaki kişinin bu davranışlarının işverenin işçiyi gözetme borcuna uygun düşmemesi karşısında, işçinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiği ve ayrıca kişilik hakkının ihlali nedeniyle manen zarar gördüğünün kabulü gerekmektedir. Şu halde, kıdem tazminatı ve manevi tazminat taleplerinin kabulü gerekirken yazılı gerekçelerle reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına oy birliği ile hükmedilmiştir."

Asgari ücrete ara zam gelecek mi? Bakan Bilgin açıkladı Haber

Asgari ücrete ara zam gelecek mi? Bakan Bilgin açıkladı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin canlı yayında gündeme dair merak edilenler soruları yanıtlıyor. Bakan Bilgin'in açıklamalarından satır başları şöyle. Türkiye büyümede OECD'de 2. ülke konumundadır. Türkiye pandeminin getirdiği olumsuzluğa dalgalanmalara rağmen büyümesini sürdürdü. ASGARİ ÜCRETE ARA ZAM GELECEK Mİ? Ben gerekmeyeceğini düşünüyorum. Cumhurbaşkanımızın da dediğin gibi beklenmedik olağandışı bir durum olursa. Ancak bunun tam tersi yaşanıyor. Enflasyon düşüyor. Düşmeye de devam edecek. Merkez Bankası'nın da açıkladığı tahmin rakamları bu yönde. Yıl sonunda yüzde 30'un altında yüzde 20'lerde bir enflasyon ile karşılacağız. Enflasyonun yüzde 20'lere gerilediği bir ortamda da yaptığımız artış asgari ücretlilerin alım gücünün korunmasını sağlayacaktır. SÖZLEŞMELİ PERSONEL Sözleşmeli personelin haklarını düzenleyeceğiz. Onları bu endişeden kurtaracağız. Netleşen bir takvim yok. Dosyamız netleşince açıklayacağız. Kamuda daha adil bir düzenleme beklentisi vardı. EYT'DE SON DURUM EYT'de ilk maaşların Mart'ın 1'inde ödenmesini bekliyoruz. Buna hazırlıklarımızı yaptık. EYT tarihinde bir esneme olmaz ama erken olabilir. Kamudaki EYT'liler emekli olmayacaktır. EYT'li maaşında az zam iddiası doğru değildir. "GEÇİCİ İŞÇİ SORUNUNU SEÇİM ÖNCESİ ÇÖZECEĞİZ" Geçici işçi sorununu seçim öncesi çözeceğiz. EYT'den sonra Meclis'e getireceğimiz konulardan birisi de budur. SENDİKA MESAJI Sendikalaşmanın Türkiye'nin demokrasisine yapacağı katkı olacağına inanıyoruz. Önümüzdeki günlerde yeni gelişmeyi açıklayacağız.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.