Hava Durumu

#Grup

Lodoshaber.Com - Grup haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Grup haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Erdoğan'dan altılı masanın ortak mutabakat metnine tepki! Haber

Erdoğan'dan altılı masanın ortak mutabakat metnine tepki!

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu. Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle: "Yeni yönetim sistemimizle yasama yürütme yargı tanımlarını netleştirerek sürecin en sağlıklı şekilde ilerlemesini sağlayacak altyapıyı kurduk. Seçimlerin ardından sistemi daha iyiye taşıyacak restorasyonları da yine Meclisimiz ile birlikte yapacağız. Bundan 20 yıl önce hükümete gelirken ne söz verdiysek Rabbim hepsini yerine getirmeyi bizlere nasip etti. BİZİMKİ BAŞARI HİKAYESİ 2023 hedeflerimizden dünyada yaşanan onca krize rağmen asla geri adım atmadık. Cumhuriyetimizin ilk asrını tamamlarken 2023 hedeflerimize, kurulan tuzaklara, saldırılara rağmen büyük ölçüde ulaştık. Kendi krizleri içinde çırpınıp Türkiye'den küresel krizlere meydan okuyan bir Türkiye haline gelmek başlı başına bir başarı hikayesidir.  Son 20 yılda ülkemizin kalkınma ve demokrasi yürüyüşü o kadar hızlı oldu ki muhalefet bunun gerisinde kaldı. 6 parti güya uğraşıp didinip bir ortak politika metni yayınladı. Böyle bir metin hazırlayınca insan bir beklentiye giriyor. Biz 20 yıldır gece gündüz çalışmaktan bazı şeyleri ihmal etmiş olabiliriz. Karşımızda henüz bir aday belirlemekten aciz bir masa olduğu gerçeğini unutmuyoruz. Bu masanın vizyonumuzu aşan bir belge ortaya konmasına ihtimal vermiyoruz ama yine de bir bakalım dedik, bakmaz olaydık. Bu partilere umut bağlayanlara çok üzüldük.  HDP'YE SELAM VERİYORLAR Metinde yer alan başlıklarla ilgili değerlendirmeyi bakanlıklarımız yeri geldikçe paylaşacaktır. Bunlar yeni projeler için kafa yormayı ülkede ne yapıldığına kafa yormamışlar. Vaadettiklerinin fazlasının yapıldığını görmüyorlar. Gözleri var görmüyorlar, kalpleri mühürlenmiş. Açıkladıkları metinde güya herkese selam veriyorlar. Kayyımı kaldıracağız, belediyelere özerklik vereceğiz diyerek HDP'ye selam veriyorlar. OHAL KHK'larını iptal edeceğiz diyerek kapı arkası ortakları PKK ve FETÖ'cülere selam veriyorlar.  GENELKURMAY VE MİT'E ÇATARAK Genelkurmay ve MİT'e sataşarak kurumlarımızın sınırdışında bile başlarını ezdiği terör örgütlerine selam veriyorlar.  Akkuyu Nükleer Güç Santraline, savunma sanayii projelerine dokunacağız diyerek ülkemizin bu alanda güçlenmesinden rahatsız olan Batı'ya selam veriyorlar. Bir tek ihtiyaç duymadıklarından kazanımları ve hayalleriyle aziz milletimizin kendisine selam vermemişler. Aday belirlemekte tembellik ediyorsunuz tamam ama vaat oluştururken ders çalışsaydınız. DERME ÇATMA PROGRAM Önümüzdeki 5 yılda 5 milyon istihdam sözü veriyorlar. Derme çatma bir programla milletin karşısına çıkıyorlar. Yazık, demokrasilerde iktidar kadar muhalefet de önemlidir. Türkiye böylesine sakil bir muhalefeti hak etmiyor. Vaat aşamasında bu kadar pespaye davrananların sorumluluk üstlendiklerinde ülkeyi ne hale getireceklerini varın siz düşünün."

Kılıçdaroğlu: YSK'ya güvenmiyorum Haber

Kılıçdaroğlu: YSK'ya güvenmiyorum

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin Yüksek Seçim Kuruluna güvenmediğini dile getirdi. Kılıçdaroğlu, "Yüksek Seçim Kuruluna güvenmediğimi sağır sultan duydu. İradesini saraya ipotek eden adama hakim mi denir?" diye konuştu. Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Araştırmacı gazeteci Uğur Mumcu'nun vefatının 30. yıl dönümünde CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Uğur Mumcu, bir siyasetçi değildi. Kalemini satmayan yürekli bir gazeteciydi." dedi. Mumcu'nun kalemini satmadığını ve dik durduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Onurlu durdu. Hayatına kasdettiler. Havuz medyası değil özgür medya istiyoruz. Kalemini satana gazeteci denmez." diye konuştu. "Bizim için önemli olan vatanımız ve bayrağımız. Bayrağımız ve vatanımıza gölge düşmesine izin vermeyiz." diyen Kılıçdaroğlu, ahlahlı bir yönetim ile siyaset istediklerini dile getirirken bunun için mücadele ettiklerini vurguladı. İktidara geldiklerinde Cumhuriyet'in 100. yılında 100 bin öğretmen ataması gerçekleştireceklerini hatırlatan CHP lideri, "100 bin öğretmen atamasının ardından köy okullarını açağız. Oraya da öğretmen atanacak. Kreşler açağız. Binlerce öğretmen görev yapacak. Öğretmenlik mesleğini toplumun en saygın mesleği haline getireceğiz. Öğretmen Meslek Kanunu'nu çıkaracağız. Öğretmenlerin ayrı yasasını çıkaracağız." dedi. 128 MİLYAR DOLARI HALKA VERECEĞİM Öte yandan Kılıçdaroğlu, "128 milyar doları ve develetin hazinesinden alınan 418 milyar doları alacağım; işçiye, köylüye, emekliye, öğretmene, sanayiciye herkese vereceğim." diye konuştu. Maftayla ve uyuşturucuyola mücadele edeceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Tehdit etmezseniz namertsiniz. Bilim milim geri adım atmayacağız. Vatandaşın hakkını hukukunu sonuna kadar savunacağız." dedi. İSVEÇ'E TEPKİ İsveç'te büyükelçiliğimizin önüne bir soytarı getirdiler. Kutsal kitabımızı o sefil kişi yaktı. İsveç yönetimi devlet zekasından yoksun seyrettir durdu. Bu oyunun oynanmasına izin verdiler. Her inanca saygılıyız. Her kimliğe saygılıyız. İnançlara saygı göstermek insan olmanın bir gereğidir. "YSK'YA GÜVENMİYORUZ" YSK'nın hangi olaylarda nasıl karar vereceğini hepimiz biliyoruz. İradesini Saray'a ipotek eden adama hakim denmez. Yüksek Seçim Kuruluna güvenmediğimi sağır sultan duydu. İradesini saraya ipotek eden adama hakim mi denir? İstanbul seçimlerini alalım, aynı zarfın içinde 4 oy konuluyor. Talimat geliyor, seçimi iptal ediyor. Ben de bunlara çete dedim. Evet çeteler. Eskiden kalemini satmayan iradeli kişiler vardı şimdi onları da temizlediler. Yargıya da Yüksek Seçim Kuruluna da güvenmiyoruz. Hala hukukun üstünlüğüne göre karar veren yargıçlarımız var. Onların yüzü huyu hürmetine. "YETER SÖZ MİLLETİNDİR" Erdoğan 'Yeter söz milletindir diyor' Kazanmak için bütün tuşlara basmış durumda. Bak Erdoğan bozuk saat bile günde 2 doğruyu gösterir. Yeterse senin saraylarına yeter, yeterse senin mafya babalarına, uyuşturucu baronlarına yeter. Yeterse Sinan Ateş'i öldürttüğünüz torbacılara yeter. Yeterse her türlü pisliği ülkemize sokan fotoromanına yeter. Yeterse senin o kadınlara küfreten diline yeter. Evet yeter söz milletindir!

Meral Akşener'den sürpriz çağrı: Başörtüsü için!.. Haber

Meral Akşener'den sürpriz çağrı: Başörtüsü için!..

Başörtüsüne anayasal güvence amacıyla hazırlanan anayasa değişiklik teklifi yarın Meclis Komisyonu'nda görüşülmeye başlanacak. Toplantı öncesinde İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'den dikkat çeken açıklamalar geldi. Akşener "Eğer samimiyseniz biz hazırız" dedi. Akşener, "Anayasaysa anayasa, mutabakatsa mutabakat. Biz varız. " çağrısını yaptı. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Başörtüsü için anayasa değişikliği teklifine değinen Akşener, iktidara tepki gösterdi. HODRİ MEYDAN! "Her zamanki gibi yarım yamalak yapılmış eksik bir işle çıkmışlar, mutabakat arıyorlar." diyen Akşener, "Hodri meydan! Madem bu konu yeniden siyasetin gündeminde, madem bu konu yeniden masada; o zaman anayasaysa anayasa, mutabakatsa mutabakat. Biz varız." diye konuştu. Konuyla ilgili çalışmalarının hazır olduğunu söyleyen Akşener, şunları kaydetti: "Biz buradayız. Eksikleri gideren, özgürlük alanlarını genişleten ve milletimizin ekseriyetini ortak bir noktada buluşturacak, teklifimiz hazır. Biz hazırız. Millet için, memleket için hayra vesile olacak, sahici bir mutabakata varıp bu esasında var olmayan tartışmayı tarihe gömmek için, biz hazırız." Akşener şunları söyledi:  BU KADAR AĞIR SORUNLAR VARKEN... - Memleketin bu kadar ağır sorunları varken, milletimiz her gün bin bir dertle boğuşurken esasında var olmayan bu mesele maalesef geldi siyasetin gündemini kapladı. Elbette biz de, bu duruma, sırtımızı dönemeyiz. Çünkü daha önceki denemelerinde de gördük ki; bu arkadaşlar, anayasa yapma konusunda olağanüstü bir yeteneğe sahipler. Biliyorsunuz AK Parti'nin yaptığı anayasa değişikliklerinin en büyük özelliği sırf yapılan değişikliğin ortaya çıkardığı sorunları düzeltebilmek için daha kapsamlı yeni anayasa değişiklikleri gerektirmesidir. - Bu arkadaşların nazarında siyaset pasta, başörtüsü ise dilimden başka bir şey değil. Bu mesele esasında kapanmış bir yaradır. İnancı doğrultusunda hür bir şekilde yaşamak, evrensel olarak bireyin hakkıdır. Halihazırda yürürlükte olan mevzuat da bunun için yeterlidir. Ne yasal ne de anayasal düzenlemeye ihtiyaç yoktur. - O nedenle mecburen bu anayasa yapılacakmış. Biz elbette siyaseti bir kurnazlık yarışı olarak gören bu arkadaşları, seçim kazanmak için her şeyi mubah bilen siyasi partinin giderayak bir kanun teklifinden Anayasa peyda etme gayretlerine şaşırmadık. Doğal olarak bazı soruları da madem anayasada bir değişiklik olmalıydı son 20 yılda neredeydiniz? 2008’de bu konuda düzenleme yapıldı. O zaman Meclis'te olan bizler de buna destek verdik. TAMAMINI KAPSAYACAK DÜZENLEME OLSUN - Milletin tamamını kapsayacak düzenleme yapalım. Eğer ajandam var bunu değiştiremem diyorsan eğer ben siyasi rant peşindeyim bu pastayı kimseye yedirmem diyorsan gerçekten ortak akıl arıyorsan haydi buyur ben varım biz varız İYİ Parti olarak varız. Özgürlük alanını genişleten teklifimiz var. Arkadaşlarımız çalıştı biz hazırız. - Sahici mutabakata varıp esasında var olmayan bu tartışmayı tarihe gömmeye varız. Bu konuda kim samimi değil tüm Türkiye izlesin. Millet devlet bütünlüğüne daha fazla zarar vermeyelim. - Milletimizin gerçek sorunlarına, kanayan yaralara, okula aç giden çocuklara dönelim. Milletimize dönelim. Başörtülü başörtüsüz tüm kadınların hayatını dar eden yakıcı meselelere dönelim. Yeni hikayeler yazmanın kavgasını verelim.

Erdoğan'dan Babacan'a sert sözler: Sen git çocuk bezi!.. Haber

Erdoğan'dan Babacan'a sert sözler: Sen git çocuk bezi!..

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında muhalefete sert sözlerle yüklendi. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın Baykar'ı hedef alan açıklamalarına tepki gösteren Erdoğan, şunları söyledi:  "Dünya küresel krizi konuşuyor, bunlar masa kriziyle meşgul. Altılı masanın milletin başına çökmek dışında projesi yok. Kahraman ordumuz ve onun şerefli komutanlarıyla savunma sanayiimiz ise bu hedefler arasındaki özel yerini daima korumuştur. İnsan, bir ülkenin ordusu, komutanları, savunma sanayii şirketleri, ürünleri kimler tarafından niçin, hangi gayeyle hedef alınır diye düşünmeden edemiyor.  ANLAMAKTA ZORLANIYORUZ Bizim bildiğimiz, bir ülkenin ordusuna ve savunma sanayiine ancak bunları kendine tehdit olarak görenler saldırır. Mesela Yunanistan'ın bu konudaki feveranlarını yersiz bulmakla birlikte anlayabiliyoruz. Aynı şekilde PKK'nın feryatlarının sebebi yerindedir. Onu da anlıyoruz. Ülkemizin askeri alandaki gücünü, çıkarlarına tehdit olarak görenlerin sızlanmalarını da normal karşılıyoruz. Anlamakta zorlandığımız ve üzüldüğümüz husus bu ülkenin bir parti liderinin, parti mensuplarının ordumuza ve savunma sanayiimize karşı sergilediği hazımsızlıktır. Gerçi darbe yapan orduyu alkışlayanların, terör örgütlerinin başını ezen, sınırlarımızın güvenliğini daha derinlere taşıyan, hak ve menfaatlerimizi aslanlar gibi savunan orduya düşmanlıkları gayet tabiidir." "Daha Başbakan olmamıştım. Yurt dışında görüşmeler yapıyordum. Oğul Bush'la görüştük. 'Hani bize insansız hava aracı verecektiniz' dedi. Süratle vereceksiniz. Ve o ziyaretimde biz bunlardan İHA'yı aldık. Ama iki günlük verdiler. Bu ziyaretimin ardından, Allah rahmet eylesin Özdemir Bey hemen çocuklarıyla beraber bu adımı attı. Süratle İHA'yı onlar ürettiler. Ardından SİHA'yı da ürettiler. Ve çocuklar Akıncı'yı üretti. Şimdi savaş uçağı noktasında da çalışmalarını sürdürüyorlar. Bütün bunlarla beraber olay sadece savaş aracı değil. Bunun ürünlerini de üreteceksin. Ülkemiz bu mühimmatı da üretmeye başladı. Biz, Türkiye'deki maalesef bu muhalefetle çok uğraştığımız için ne yazık ki adım atmakta yoruluyoruz, zorlanıyoruz.   KILIÇDAROĞLU'NA: ORADA BAŞKOMUTAN... İşte en son, Arifi'yedeki olay. Biz ne yaptık Arifiye'de? Fırtına obüslerinin teslim törenine gittik. Savunma Bakanımız, kuvvet komutanlarımızla birlikte gittik. Düşünebiliyor musunuz, muhalefetin başındaki adam, 'siz siyasetçi değilsiniz' diyor. Tamam da neyi alkışlıyorlar? Neden alkışlıyorlar? Alkışladıkları şey, dünyayı titreten Fırtına obüslerinin teslim töreni. Peki konuşan kim? Bay Kemal, konuşan Anayasamızın hükmüne göre Başkomutan konuşuyor. Sen ne Savunma Bakanımıza ne kuvvet komutanlarımıza hakaret edecek çaptasın. Önce haddini bil. Karakter zaafı olan bir insan olarak bizim şanlı ordumuzun komutanlarına bu şekilde saldırmak herkesin kârı değildir. Bütün bunlarla ilgili işin hukuki boyutu devam ediyor, devam edecek. Hukuk karşısında da bunun hesabını verecekler. Bay Kemal, sen tanımazsın ama sana ben Özdemir Bey'i tanıtayım. Biz, birinci bölge, ikinci bölge alanlarında tahsisleri yaparken onlara yaptıkları üretimin nevine göre yaparız. Diyelim ki stratejik ürün üretilecek. Herhangi bir bedel almadan burayı tahsis ederiz. Bugüne kadar böyle nice firmalara bu verildi. Fakat Özdemir Bey öyle bir insan ki, hayır almam... 'Ya abi ben sana lütufta bulunmuyorum, bu devletin aldığı bir karar. Bu senin için bir hak.' 'Hayır almam, ben paramı veririm, paramla satın alırım.' Böyle bir insan. Bu ahlaksız çıkmış, hala... Tabii yanında başka ahlaksızlar da var. Geleceklermiş de geldikleri zaman bunlara hesabını soracaklarmış. Bu işin rekabetinin oluşması lazımmış. Sen rekabet nedir bilir misin? Sen git çocuk bezi satmaya devam et. Senin işin değil bu."

Erdoğan'dan seçim için en net mesaj: 14 Mayıs'ı işaret etti! Haber

Erdoğan'dan seçim için en net mesaj: 14 Mayıs'ı işaret etti!

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, seçim tarihi için 14 Mayıs'ı işaret etti. Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle: SEÇİM TARİHİ ÖNE ÇEKİLECEK Mİ? ''2023 bizim için hem 20 yıllık eser ve hizmet siyastemizin sembolü hem de yeni vizyonumuz 'Türkiye Yüzyılı'nın başlangıcıdır. Önümüzdeki aylarda yaşanacak seçimi önemli ve tarihi kılan da işte budur. Hayatımızda hiçbir seçim kolay olmadı. Her seçimde de sandıktan zaferle çıkmayı başardık. 2023 seçimlerine karşımızda oluşturulan ucube ittifakın hezeyanları ile uğraşarak hazırlanıyoruz. ''14 MAYIS'' MESAJI: MİLLETİMİZ 73 YIL SONRA AYNI GÜN... Rahmet Menderes 14 Mayıs 1950'de 'Yeter söz milletin' demiş ve sandıoktan büyük bir zaferle çıkmıştı. Şimdi de 'Yeter, söz de karar da gelecek de milletindir' diyerek 2023'te milletimizin desteğine talibiz. Milletimiz 73 yıl sonra aynı gün, altılı masa diye karşımıza çıkan bu darbe şakşakçılarına, kifayetsiz muhterislere yeter diyecektir. ''ENFLASYONA SEBEP OLAN TUZAKLARI BOZDUK'' En büyük sorunumuz enflasyondu o da düşüşe geçti. Enflasyonun önümüzdeki aylarda yüzde 50'lere 30'lara doğru düştüğünü hep birlikte göreceğiz. Enflasyona sebep olan tuzakları bozduk, hesapları altüst ettik tedbirlerimiz aldık.''

Kılıçdaroğlu'ndan SADAT'lı reklam tepkisi: Güya beni... Haber

Kılıçdaroğlu'ndan SADAT'lı reklam tepkisi: Güya beni...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kılıçdaroğlu'nun satırbaşları şöyle: Vatandaş önce ekonomide istikrar bekliyor. Yarın sabah hangi ürünün fiyatı kaç olarak bilmiyorlar. Buradan bütün vatandaşlarıma söz veriyorum. Geliri olmayan veya düşük gelirli hiçbir ailenin elektriği, doğalgazı ve suyu kesilmeyecek. Aile destekleri sigortasıyla kimse susuz ve elektriksiz kalmayacak. Saray'da elektrik, doğalgaz kesilmez. MÜLTECİ SORUNU Mültecilerden sığınmacıları en geç iki yıl içinde onların kendi özgür iradeleriyle kendi ülkelerine göndereceğiz. Bunlar yarın çoğalacaklar bu insanların sosyal güvenliği olmayacak. Bütün vatandaşlarıma sesleniyorum. 3 milyon 600 bin Suriyelinin buraya gelişine kim imkan verdi? Eğer şikayet ediyorsan yabancılardan sandığa gittiğin zaman 6 oku göreceksin. En geç iki yıl içinde bütün göçmenler, bütün mülteciler kendi ülkelerine onurlu bir şekilde gidecekler. SMA HASTALIĞI SMA'lı aileler; sizin içinde az kaldı. Çocuklarınız SGK tarafından tedavi edilecek. Onların yaşaması için elimizden gelen her çabayı göstereceğiz. ÖĞRETMEN ATAMALARI Cumhuriyet'in 100. yılında 100 bin öğretmeni atayacağız. Köy okullarını açtıktan sonra 100 bin öğretmen daha atayacağız. Okulda beslenme işini tamamen devlet yapacak. Kantincilerle işbirliği halinde süreç ilerleyecek. Bütün öğretmenler kadrolu olacak. Hiç kimse endişe etmesin. Liyakati yeniden sağlayacağız. Valiler, kaymakamlar Saray'ın değil, devletin memuru olacak. KESİN HESAP KOMİSYONU Vatandaştan toplanan her kuruşun hesabını vereceğiz. Yolsuzlukları önleyeceğiz. TBMM'de Kesin Hesap Komisyonu'nun kurulmasını sağlayacağız. Başkanı ana muhalefetten olacak. Biz iktidar olarak gelip ana muhalefete hesap vereceğiz. Bizim iktidarımızda yolsuzluklar tarihe karışacak. SADAT REKLAMI Bir televizyon programına katıldım. Sonra olanlar hepimizin malumu. Silahlı insanların olduğu reklamla beni tehdit ediyorlar. O resimdeki mesaj net. "Sizin için geleceğiz" diyorlar. Bu paramiliter artıklar, daha büyük resmin bir parçası. Para, çok para... Bu parayı çalan 5'li çeteler var. Bunların kod ismi 5'li. Bunların sayısı binlerce. Devlet hazinesinden 418 milyar dolar çaldılar. Sonra çıktım açık ve net şekilde söyledim. 418 milyar doları iktidarımızda tahsil edeceğiz ve alacağız. Önce benimle anlaşmak istediler. Kapıyı yüzlerine kapadım. Bu işin içine bazı medya organlarını da soktular. Her türlü operasyona başvurdular. Bay Kemal asla ve asla yolundan dönmez. Kararımdan dönmedim. Artık son aşamaya geldik. Silah ve suikast tehditi... Uzun zamandır bu tehditler var. Buradan sesleniyorum; Be gafiller, be şerefsizler, be akılsızlar, be müptezeller, be çakallar... Siz mi beni korkutacaksınız? Sizin önünüzde diz çöküp yaşamaktansa ayakta ölmeyi tercih ederim. Hodri meydan gelin görüşelim. En büyük kabusunuz olmaya devam edeceğim. Eğer bana bir şey olursa halkıma emanetimdir; 418 milyar doları siz tahsil edeceksiniz. 85 milyona tahsil edeceksiniz. Benim size vasiyetimdir.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.