Grev Haberleri - Son Dakika Grev Haber Güncel Gelişmeler

Emmy Ödülleri grev nedeniyle ertelendi!

The Writers Guild of America (Amerika Yazarlar Birliği) ve Screen Actors Guild (Ekran Oyuncuları Birliği) son 60 yılın en büyük grevini gerçekleştiriyor. Söz konusu grevde ön plana çıkan talepler arasında prodüksiyonlarda yapay zekâ kullanımı ve kârın adil paylaşımı gibi konular yer alıyor. EMMY ÖDÜL TÖRENİ ERTELENDİ Öte yandan 18 Eylül’de gerçeklemesi planlan 75. Emmy Ödülleri'nin kapsamlı grev nedeniyle ertelenmesine karar verildi. Tören için henüz yeni bir tarih açıklanmazken ödüllerin sahiplerine verilip verilmeyeceği de belirsizliğini koruyor. Emmy Ödülleri 20 yılı aşkın süredir ilk kez ertelendi. Ödüller en son 11 Eylül terör saldırıları nedeniyle 2001 yılında ertelenmişti.

Doktor'a gidecekler dikkat! Bursa'da doktorlar greve gidiyor

Bursa'da doktorlar sağlıkta şiddet ve maddi konular nedeniyle 1-2 Ağustos tarihlerinde iş bırakacaklarını duyurdular açıkladılar. Grevle ilgili Bursada Bugün'e açıklama yapan Hekimsen Sendikası Güney Marmara Şube Başkanı Ali Erol, ''Bizler doktorlara yönelik şiddet ve maddi konulardaki adaletsizliklere karşı grev kararı almış bulunuyoruz'' şeklinde konuştu. 'HASTANELERDE GÜVENLİĞİMİZ YOK' Son 3-4 gündür Bafra'da Rize'de hastanelerde ortalığın savaş alanına dönmesi bu tarz sağlıkta şiddet konuları artık bizi eylem yapmaktan başka bir çare bırakmadı. Ve biz bakanlıkla defalarca görüştük hastanelere 'Xray cihazı konulsun. Hastanelere kimse silahla bıçakla giremesin' dedik fakat geri dönüş alamadık. Beyaz kod verdiğimiz hastalar ise bizi cimere şikayet ediyorlar. Cimerden de hastaneye şu doktor hakkında ölüm tehdidi var lütfen dikkat edin tarzında dönüşler oluyor. Bu durumda bile hastanelerde güvenlikler doktorları korumak için görevlendirilmiyor. Hastanedeki polis memurlarının da sadece zabıt tutma yetkisi var. Herhangi bir saldırıda dışarıdan destek alıyorlar. Buda hastanede güvenlik zaafiyeti oluşturuyor. Hastanelerdeki şiddetin temel sebebi ise yoğunluktur. Bu yoğunluk ise muayene sürelerinin çok kısa olmasından dolayı kaynaklanıyor. Bizler muayene sürelerinin uzatılmasını talep ediyoruz. Bu hem doktor hem de hasta açısından avantajlı bir durum sağlayacaktır. 'MADDİ KONULARDA ADALETSİZLİK VAR' 1 ve 2 Ağtustos'daki eylemlerimizin sebeplerinden biri sağlıkta şiddet ikincisi ise maddi konulardır. Bizler eylem yaptığımızda vatandaş nezdinde maddiyatçı olarak değerlendiriyoruz fakat durum böyle değil. O şöyle açıklayayım bir işçinin saatlik ücreti 120 TL uzman doktorun ise 58 TL. Dolayısıyla biz doktorların hak ettiğini istiyoruz. Şu an yetkili sendika olan SAĞLIK-SEN tüm sağlık çalışanlarının taban ödemesinin yükseltilmesini istiyor. Fakat parantez içinde doktor hariç yazıyor.Kendini sağlık sendikası olarak tanıtan bir sendikanın doktorları geri plana atması düşündürücü. Bizler doktorlara yönelik bu adaletsizlik karşı olduğumuz için eylem kararı almış bulunmaktayız. Ayrıca biz hekim sen olarak toplu sözleşme taleplerimiz mevcut. Biz toplu sözleşmelerde istiyoruz ki enflasyonun üzerinde bir artış sağlansın. Yani doktorlarımız enflasyona ezdirilmesin. Şöyle bir şey var bizler maaşlarımızı dört kalem halinde alıyoruz. Bunlar teşvik, nöbet, taban ve sabit ek ödeme. Yapılan zam dört kaleme birden geliyor. Artı olarak 8000 TL seyyanen zam oluyor. Devlet %30 zam yapsa tüm kalemler %30 zam alacak. Yani yapılan + 8000 TL seyyanen zam tüm kalemlere yansımıyor. Biz yapılan zaman tüm kalemlere gelmesini talep ediyoruz. Çünkü emekliliğe de yansıyan zam oluyor. Buda doktorların emeklilikte alacaklara maaşı düşürüyor. Şu anda uzman bir doktorun bu düzenleme devam ettiği sürece alacağı emekli maaşı 25.000 TL. Biz bunu kabul etmiyoruz. Bizler ek gösterge kademesinin memurlarda olduğu gibi 9500 TL bandına yükselmesini talep ediyoruz.

Almanya'da havalimanları çalışanlarından 48 saatlik grev

Almanya’da işçi sendikası Verdi’nin çağrısı üzerine havalimanları çalışanları yine greve gitme kararı aldı. Hamburg, Stuttgart, Düsseldorf ve Köln-Bonn havaalanlarındaki çalışanlar dün gece yarısı itibarıyla 48 saatlik grev başlattı. Grevin cuma gecesi yerel saatle 00.00'da bitmesi beklenirken, Stuttgart Havalimanı’ndaki çalışanlar ise bu gece yarısı greve katılacak. Grevler, ülkedeki uçuş trafiğini büyük ölçüde etkiledi. Köln-Bonn Havalimanı'nda her iki uçuştan biri iptal edildi. Havalimanından yapılan yazılı açıklamada, uçuş iptallerinin artabileceği ifade edilerek, yolcuların uçuş durumlarını kontrol etmeleri istendi. Alman Havalimanları Birliği (ADV) tarafından yapılan açıklamada, 3 havalimanından yapılması planlanan en az 700 uçuşun iptal edildiği, grevlerden en az 100 bin yolcunun etkilenmesinin beklendiği belirtildi. İşçi sendikası Verdi, gece mesaisi, hafta sonu ve resmi tatil günleri için çalışanlara verilen ek ücretlerin artırılması için Federal Havacılık Güvenliği Şirketleri Birliği (BDLS) ile müzakere yürütüyor. Son dönemlerde yapılan geniş çaplı grevlere rağmen henüz bir anlaşmaya varılamazken, sendika 27-28 Nisan'daki görüşmeler öncesinde işverene yönelik baskıyı artırmayı hedefliyor. Sendika temsilcisi Wolfgang Pieper konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “11 ve 12 Nisan'da gerçekleştirilen görüşmeler bir çözüm getirmedi, işverenler iyileştirilmiş bir teklif sunmadı. Daha fazla grevi önlemek için muhatabımızı 27 ve 28 Nisan'daki müzakerelerde üzerinde pazarlık edilebilecek bir teklif sunmaya çağırıyoruz" ifadesini kullandı.

Heathrow Havalimanı’nda 10 günlük grev

İngiltere’nin başkenti Londra’daki Heathrow Havalimanı, işçi sendikalarıyla ücret artışı konusunda anlaşmaya varamadı. İşçi sendikası Unite’den yapılan açıklamada, havalimanı yönetiminin maaş teklifini beklenilen oranda iyileştirememesi nedeniyle görüşmelerin olumsuz sonuçlandığı ifade edildi. Uzlaşmanın sağlanamamasının ardından havalimanındaki bin 400 güvenlik çalışanı, sendikanın çağrısı üzerine bugün 10 günlük greve başladı. Heathrow Havalimanı’ndan yapılan açıklamada, yolcuların grevden etkilenmemesi için acil durum planının devreye sokulduğu bu nedenle havalimanının normal şekilde çalışmaya devam edeceği kaydedildi. Grev sürecinde yolculara hizmet vermek amacıyla bin çalışanın ve yönetim ekibinin terminallerde görevlendirileceği ifade eden havalimanı sözcüsü, "Meslektaşlarımızın çoğunluğunun grevi desteklemediğini biliyoruz" dedi. British Airways tarafından yapılan açıklamada, 9 Nisan’da sona erecek grev nedeniyle günde 32 uçuşun iptal edileceği belirtildi. Havalimanı yönetimi, yolcuları havaalanına gitmeden önce uçuşlarını kontrol etmeleri konusunda uyararak, yolculardan kısa mesafeli uçuşlardan en geç 2 saat önce, uzun mesafeli uçuşlardan ise en az 3 saat önce havalimanına gelmelerini istedi. Heathrow Havalimanı, sendikalar ile yapılan görüşmelerde maaşlarda 1 Ocak itibarıyla geriye dönük yüzde 10'luk artış ve bin sterlinin üzerinde toplu bir ödeme teklif ettiğini açıklamıştı.

Fransa'da halk emeklilik reformuna karşı yine sokakta!

Fransa’da emeklilik yaşının kademeli olarak 62’den 64’e yükseltilmesini öngören ve tepkilere neden olan emeklilik reformuna karşı halk yeniden sokaklara döküldü. Sendikalar ve sivil toplum örgütlerinin çağrısı üzerine Fransa Ulusal Meclis yakınındaki Invalides Meydanı'nda toplanan protestocular, İtalya Meydanı'na kadar yürüyüş gerçekleştirdi. "Defol Macron", "Reform geri çekilene kadar greve devam edeceğiz", "Hep birlikte kazanacağız", "Emeklilik yaşının 60 olmasını istiyoruz" ve "Hükümetin dayatmalarına boyun eğmeyeceğiz" gibi sloganlar atan protestocular yürüyüşe beklenenin üzerinde katılım olması nedeniyle İtalya Meydanı'na iki farklı yoldan yürüdü. Protestoculardan bazıları ise mevcut emeklilik yaşını da yüksek bularak 60'a düşürülmesini talep etti. Katılımın yüksek olması bekleniyor Ülke genelinde çok sayıda yolun kapanmasına da neden olan protestoya rekor sayıda katılım bekleniyor. Polis, yaklaşık 650 bin ila 850 bin kişinin sokaklara çıkacağının tahmin edildiğini belirtirken, sendikalar ise katılım oranının daha yüksek olabileceğini öne sürüyor. Fransız Senatosu onaylamıştı Geçtiğimiz 11 Mart Cumartesi gecesi tepkilere neden olan emeklilik reformu Fransız Senatosu'nda oylamaya sunulmuş ve 112'ye karşı 195 oyla kabul edilmişti. Fransa Başbakanı Elisabeth Borne oylamanın ardından yaptığı açıklamada, hükümetin, reform paketini parlamentodan geçirmek için de çoğunluğa sahip olduğuna inandığını söylerken, "Senato'da bu akşam emeklilik reformu ile ilgili yapılan oylamada önemli bir adım atıldı" demişti. Fransa Senato Başkanı Gerard Larcher ise, "Herkesin konuştuğu bu büyük tartışmanın sonuna geldik. Geçtiğimiz 2 Mart'tan beri neredeyse 10 gündür gece gündüz aralıksız çalıştık" ifadelerini kullanmıştı. Fransız Senatörler geçtiğimiz 9 Mart'ta, reform paketinin bir maddesini 115'e karşı 201 oyla kabul etmiş, diğer maddeler için ise görüşmelerin devam edeceği belirtilmişti. Komite tarafından hazırlanacak nihai taslak, son oylama için yarın hem Senato'ya hem de Ulusal Meclise sunulacak. Emekli olabilmek için 2027’den itibaren 43 yıl çalışmış olmak gerekecek Tartışmalı yasaya göre Fransa’da bu yıl eylül ayından itibaren emeklilik yaşı her yıl yılda 3 ay kademeli olarak artırılacak, emeklilik yaşı 2027'de 63 yıl 3 aya, 2030’da ise 64 yıla ulaşacak. Ülkede emekli olabilmek için 2027’den itibaren 43 yıl çalışmış olmak gerekecek. Fransa'da 62 olan emeklilik yaşı, Batı Avrupa'daki diğer birçok ülkeden daha düşük. Emeklilik yaşı İspanya'da 65 ve İngiltere'de 66 olurken, İtalya ve Almanya emeklilik yaşını 67'ye yükseltmeyi planlıyor.

Fransa ayakta: Emeklilik reformuna karşı 6’ncı grev!

Fransa’da emeklilik yaşının kademeli olarak 62’den 64’e yükseltilmesini öngören ve tepkilere neden olan emeklilik reformuna karşı 6’ncı kez greve gidildi. Başta başkent Paris olmak üzere Nice, Marsilya, Nantes ve Lyon gibi birçok şehirde halk sokaklara döküldü. Greve, şoförler, temizlik işçileri, rafineri çalışanları, demiryolu çalışanları ve öğretmenler gibi çok sayıda meslek kolu destek verdi. Fransa Eğitim Bakanlığına göre, öğretmenlerin yaklaşık üçte biri ülke çapında greve gitti. Genel Emek Konfederasyonu (CGT) göre, TotalEnergies, Esso-ExxonMobil ve Petroineos gruplarına ait rafinerilerdeki grevler nedeniyle tüm petrol sevkiyatları durduruldu. CGT lideri Philippe Martinez yaptığı açıklamada, "Hedef, hükümetin reform taslağını geri çekmesidir. Nokta" dedi. Kamyon şoförleri ise, Fransa'nın bazı bölgelerindeki yavaş gitme eylemlerinde ara sıra ana yolları ve kavşakları trafiğe kapattı. Toplu ulaşım felç oldu Paris'teki Charles de Gaulle Havalimanı'nda uçuşların beşte biri, Orly Havalimanı'nda uçuşların yaklaşık üçte biri iptal edildi. Paris’te toplu taşıma ve diğer hizmetler kesintiye uğrarken, çoğu hızlı tren ve bölgesel tren seferleri iptal edildi. Sendika liderleri sonraki adımlara karar vermek için bu akşam toplanacak. Emekli olabilmek için 2027’den itibaren 43 yıl çalışmış olmak gerekecek Tartışmalı yasaya göre Fransa’da bu yıl eylül ayından itibaren emeklilik yaşı her yıl yılda 3 ay kademeli olarak artırılacak, emeklilik yaşı 2027'de 63 yıl 3 aya, 2030’da ise 64 yıla ulaşacak. Ülkede emekli olabilmek için 2027’den itibaren 43 yıl çalışmış olmak gerekecek. Fransa'da 62 olan emeklilik yaşı, Batı Avrupa'daki diğer birçok ülkeden daha düşük. Emeklilik yaşı İspanya'da 65 ve İngiltere'de 66 olurken, İtalya ve Almanya emeklilik yaşını 67'ye yükseltmeyi planlıyor.

Tren faciası meydana gelmişti! Çalışanlar greve gitti

Yunanistan'ın Larissa kentinin kuzeyinde yer alan Tempi bölgesinde, dün bir yük treni ile yolcu treninin kafa kafaya çarpışması sonucu 46 kişinin hayatını kaybettiği kazanın ardından demiryolu çalışanları 24 saatlik grev ilan etti. Demiryolu çalışanlarının grevi yerel saatle 06.00'da başlarken, grev Atina ve Selanik'te de ulaşımın aksamasına ve uzun trafik kuyruklarının oluşmasına neden oldu. Çalışanların ulaşım imkanı bulamaması nedeni ile Atina'da çoğu işyeri ise açılmadı. İşçiler, trajik kazanın bir kaza olmadığını bir ihmal olduğunu savundu. Sendikalar, kazadan 22 gün ortak bildiri yayınlamış Demiryolu işçileri sendikaları, kazadan 22 gün önce 7 Şubat tarihinde ortak bir bildiri yayınlamış, Yunanistan genelinde demiryollarının ve kontrol sistemlerinin çoğu yerde kusurlu olduğunu belirtmiş ve İtalyan şirketi Trainose'u ve hükümeti sunulan rapor için görüşmelere davet etmişti. Eylül 2017'de İtalyan demiryolu şirketi Ferrovie Dello Stato Italiane tarafından Yunanistan Demiryolları 45 milyon euroya satın alınmıştı. Hellenic Train S.A CEO'su Maurizio Capotorto, henüz kaza hakkında açıklamada bulunmadı. Kazanın insan hatasından kaynaklandığı açıklanmıştı Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis dün yaptığı ulusa sesleniş konuşmasında, kazanın insan hatası kaynaklı olduğunu ifade etmişti. Altyapı ve Ulaştırma Bakanı Kostas Karamanlis'in istifa kararının onurlu bir hareket olduğunu belirten Miçotakis, Yunanistan Demiryolları Kurumu (OSE) ve bağlı kuruluşu ERGOSE'nin başkanlarının da istifalarını sunduğunu duyurmuştu. İki tren çarpışmadan önce kilometrelerce aynı hat üzerinde birbirine doğru seyir halindeydi Atina'dan Selanik'e giden yolcu treninin Tempi bölgesinde yük treni ile kafa kafaya çarpışması sonucu yolcu treninin birinci ve ikinci vagonu tamamen ezilmiş, üçüncü vagonu ise raydan çıkmıştı. Demir yolu şirketi Hellenic Train verilerine göre kazada yolcu treninde 342 yolcu ve 10 mürettebat, yük treninde ise 2 mürettebat bulunuyordu. Yolcu trenindekilerin çoğunun öğrencilerden oluştuğu belirtilirken, iki trenin çarpışmadan önce kilometrelerce aynı hat üzerinde birbirine doğru seyir halinde olduğu öğrenilmişti. Larissa'daki tren istasyonu müdürü de gözaltına alınmıştı.

İngiltere’de yarım milyon kişi sokağa indi

İngiltere'de aralarında öğretmenlerin, memurların, itfaiyecilerin, otobüs şoförlerinin ve makinistlerin de bulunduğu yarım milyon kişi, enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında maaşlarına zam talebiyle greve gitti. Ülkede düzenlenen son 10 yılın en büyük grevine “Çarşamba Yürüyüşü” adı verilirken, çoğu okul kapandı, toplu ulaşım durma noktasına geldi. Hükümet, grev nedeniyle sınır kontrollerinde yaşanabilecek aksakların önüne geçmek için orduya hazır olma talimatı verdi. Protestocular, geçinmekte zorlandıklarını belirterek, hızla artan gıda ve enerji fiyatları karşısında faturaları ödemekte zorlandıklarının ve enflasyonun üzerinde maaş artışı istedi. “Artık yeter diyorlar” İngiltere Ulusal Eğitim Sendikasına (NEU) göre, greve yaklaşık 300 bin öğretmenin destek verdiği aktarıldı. İngiltere genelindeki okulların yüzde 85'inin bugünkü grevden etkilendiği tahmin ediliyor. NEU Genel Sekreteri Mary Bousted yaptığı açıklamada, sendikaya üye öğretmenlerin, azalan maaşlar ve çok sayıda kişinin iş bırakması nedeniyle çalışma koşullarının zorlaşması nedeniyle grev yapmaktan başka çareleri olmadığını aktardı. Bousted yaptığı açıklamada, "Son 12 yılda, maaşlarında gerçekten feci bir düşüş oldu. İsteksizce, artık yeter diyorlar ve bir şeylerin değişmesi gerektiğini söylüyorlar” dedi. Greve katılan ve 14 yıldır öğretmenlik yapan Natasha De Stefano-Honey, eğitim için en kötü dönemin yaşandığını ifade ederek, "Belki 10 yıl önce meslek olarak öğretmenliği gerçekten tavsiye ederdim. Şimdi bunu tavsiye edemeyen öğretmenlerden biriyim" dedi. İngiltere Eğitim Bakanı Gillian Keegan yaptığı açıklamada, hükümetin maaşlar konusunda taviz vermeyeceğini ve büyük ücret artışı taleplerine boyun eğmenin yalnızca enflasyonu artıracağını belirterek, “Yapamayacağımız şey, enflasyonu herkes için daha kötü hale getirmek. Bu, ekonomik olarak yapılacak mantıklı bir şey değil" dedi. Kamu ve Ticari Hizmetleri Sendikası (PCS) ise, greve 100 bin memurun destek verdiğini belirterek, İngiltere Başbakanı Rishi Sunak'ın hükümetini daha fazla eşgüdümlü eylemin kaçınılmaz olduğu konusunda uyardı. PCS Genel Sekreteri Mark Serwotka basına yaptığı açıklamada, “Hükümet bu konuda bir şey yapmazsa, bugün gibi daha fazla sendikanın katıldığı günler göreceğiz" dedi. Hükümet, grevleri frenlemek için yasa çıkarmayı planlıyor Hükümet, son dönemde grevlerde yaşanan artışın ardından kamu yararı için beli başlı sektörlerdeki grevleri engellemek amacıyla yeni yasa çıkarmayı planlıyor. Söz konusu yasaya tepki gösteren sendikalar, yasa tasarısını protesto etmek için İngiltere genelinde daha fazla protesto düzenleyeceklerini duyurdu. Son 8 aydaki grevlerin ülkeye maliyetinin tahmini 1,7 milyar pound İngiltere’de enflasyonun yüzde 10'un üzerine çıkarak son 40 yılın en yüksek seviyesine ulaşması nedeniyle son aylarda sağlık ve ulaşım çalışanları da dahil olmak üzere kamu ve özel sektörde grev dalgası başladı. Ekonomi ve İş Araştırmaları Merkezi, ocak ayına kadar olan 8 ayda düzenlenen grevlerin ülke ekonomisine maliyetinin yaklaşık 1,7 milyar pound (2,09 milyar dolar) olduğu tahmin etti. Gelecek hafta ise İngiltere’de, hemşireler, ambulans personeli, sağlık görevlileri, acil çağrı görevlileri ve diğer sağlık çalışanları greve gidecek.

Dün Fransa, bugün İngiltere: 500 bin kişi sokağa indi!

Fransa'da dün tartışmalı emeklilik reformuna karşı 1 milyondan fazla kişinin katıl grev ve gösterilerin ardından bugün ngiltere'de, aralarından öğretmen, makinist ve farklı alanlarda çalışan kamu personelinin bulunduğu on binlerce kişi sokağa çıktı. "Adil maaş" talep eden göstericiler, ülke çapında son 10 yılın en büyük grevini yaptı. Eğitim görevlilerini temsil eden İngiltere Ulusal Eğitim Sendikasından (NEU) yapılan açıklamada, 2010'dan bu yana en az yüzde 23'lük maaş kesintisi yaşayan 300 binden fazla öğretmenin, çift haneli enflasyon oranının üzerinde bir maaş artışı talebiyle İngiltere genelinde yürüyüş düzenlediği belirtildi. NEU Genel Sekreteri Mary Bouted, başkent Londra'daki bir okulun önünde yaptığı konuşmada, göstericilerin protesto yapmakta gönülsüz olduğunu fakat bazı şeylerin değişmesi gerektiği için burada bulunduklarını söyledi. Gösteriler nedeniyle okulların büyük çoğunluğunun kısmen veya tamamen kapalı olduğu ve yapılan mitingler sebebiyle ulaşımın sekteye uğradığı bildirildi. PROTESTO KARŞITI YASA TASARISI ELEŞTİRİLDİ İngiltere İşçi Sendikaları Kongresi (TUC), gösterileri frenlemesi öngörülen yasa tasarısını protesto etmek için İngiltere genelinde mitingler yapılacağını duyurdu. Hükümet, hazırladığı yasa tasarısında, kamu yararını gözetmek için belirli sektörlerdeki eylemlere kısıtlamalar getirmeyi planlıyor. İngiltere İş, Enerji ve Endüstriyel Strateji Bakanı Grant Shapps, sağlık gibi bazı sektörlerdeki protesto kısıtlamalarını savunarak bu tedbirin öneminin, eylemlerde yaşanabilecek sağlık sorunlarının meydana gelmesi halinde anlaşılacağını söyledi. TUC Genel Sekreteri Paul Nowak ise yasa tasarısının, demokratik olmadığını ve eylemlerin daha da artıracağını ifade etti. Söz konusu tasarının, grev gününde çalışmayı reddeden kişinin kovulmasına yol açabileceği kaydediliyor. İtfaiye Birliği Genel Sekreteri Matt Wrack da tasarıya ilişkin, "Bu, İngiltere'nin Kovid-19 kahramanlarına ve tüm işçilere yönelik bir saldırıdır. Bu otoriter saldırıya karşı kitlesel bir direniş hareketine ihtiyacımız var." ifadelerini kullandı. HÜKÜMET GREVLERİ FRENLEMEK İÇİN YASA ÇIKARMAYA HAZIRLANIYOR İngiliz hükümeti, kamuda kilit önem taşıyan sektörlerde çalışanların greve gitmelerini kısıtlayacak yasanın üzerinde çalışıldığı bildirilmişti. Açıklamada, yasanın ülkede demir yolları, itfaiye ve ambulans hizmetlerini kapsamasının öngörüldüğüne işaret edilmişti. Açıklamada görüşlerine yer verilen İngiltere İş, Enerji ve Endüstriyel Strateji Bakanı Grant Shapps, yasanın greve gitmek isteyen çalışanlara karşı halkı orantısız hizmet kesintilerinden korumayı amaçladığını vurgulamıştı. Son dönemde demir yolları ve sağlık sektörü çalışanları başta olmak üzere pek çok kamu ile özel sektör çalışanı, ülke çapında iş bırakma eylemi düzenliyor.

#Grev