Hava Durumu

#Cevdet Yılmaz

Lodoshaber.Com - Cevdet Yılmaz haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Cevdet Yılmaz haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz 'tarım sektörü' hakkında konuştu! Haber

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz 'tarım sektörü' hakkında konuştu!

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar’ı ziyaret etti. Ziyaretin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Yılmaz, TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar ile tarım alanında genel meseleleri konuştuklarını belirterek, “Her bölgeden gelen temsilcimiz de kendi bölgesiyle ilgili meseleleri aktardı. Bunları bir rapor olarak da aldık. Tabii ikiye ayırmak lazım konuları; bir güncel konular var, bir de orta vadeli daha yapısal hususlar var. Özellikle bu aralar biliyorsunuz Orta Vadeli Program'la ilgili istişare sürecini devam ettiriyoruz. Hemen hemen bütün kesimlerle istişarelerimiz oluyor. Tarım sektörüyle ilgili olarak da bugün burada önemli bir toplantı yaptık. Ayrıca daha geniş farklı meslek kuruluşlarından, birliklerden arkadaşlarımızın da katılacağı, Tarım Bakanımızla birlikte organize edeceğimiz bir istişare toplantımız daha olacak. O da ay sonuna doğru gerçekleşecek. Böylece gelen öncelikleri, fikirleri Orta Vadeli Programımıza yansıtma imkanımız olacak” diye konuştu. “TARIM STRATEJİK BİR SEKTÖRDÜR” Yılmaz, tarım ve gıdanın Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında daha da önemli olduğunu tüm dünyanın gördüğünü ifade ederek, şunları söyledi: “Ben geçmişte Kalkınma Bakanıyken de hep söylerdim, tarım stratejik bir sektördür. Tarım sektörü hiçbir zaman modası geçmeyecek bir sektördür. Tarım ve gıda konularında ülkelerin mutlaka çok iyi planlama yapması gerekiyor. Bu konuları yukarıda etraflıca tartıştık. Özellikle üretim planlaması hem kendi ihtiyaçlarımızı karşılamaya dönük hem de dış dünyayla ticaretimizde üretim planlamasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha yukarıda görmüş olduk. Ölçek meseleleri yine gündeme geldi. Maalesef bizim tarım sektöründe yeterli büyüklüğe, arazi büyüklüğüne sahip olmadığımızı biliyoruz. Miras yoluyla başka şekillerde parçalanan araziler verimliliği de düşürüyor. Bu noktada miras hukukunda yapılan değişikliklerin önemini bir kez daha hatırlattı başkanımız.” “KAMU YATIRIMLARI İÇİNDE SULAMAYA GİDEREK DAHA FAZLA AĞIRLIK VERMEYE ÇALIŞIYORUZ” Toplulaştırma çalışmasının son derece önemli olduğunu ifade eden Yılmaz, “Bunları tartıştık. Sulama yine gündeme gelen önemli diğer bir başlık oldu. Tarımdaki verimliliğin artırılmasında, sulama konusunun ne kadar kıymetli olduğunu, bu çerçevede Devlet Su İşlerinin yatırımlarının öneminin altı çizildi. Farklı bölgelerden arkadaşlarımız özellikle öncelikli olan sulama konularını da gündeme getirmiş oldular. O konularla ilgili olarak da şunu ifade edebiliriz. Sulama gerçekten çok kıymetli. Toplam kamu yatırımları içinde sulamaya giderek daha fazla ağırlık vermeye çalışıyoruz. Ancak sulama projelerinin içinde de daha kısa sürede bitip üretim sağlayacak olan projeler yine önceliklendirilecek. Onlardan elde ettiğimiz gelirlerle de yeni sulama projelerini destekleme imkanımız olacak. Bu kapsamda GAP, DAP, GOP gibi projelerin de yine önem ve öncelik taşıdığı ifade edildi” dedi. “TARIMDA ÖRGÜTLENME KONULARI DA YİNE ÇOK KIYMETLİ” Tarımla ilgili çiftçilere çok destek verildiğini belirten Yılmaz, “Farklı başlıklar altında destekler var. Tarım Bakanlığımız bu konuları daha sistematik bir hale nasıl getiririz diye çalışmalar sürdürüyor. Önümüzdeki toplantıda da bunlarla ilgili yine başkanlarımızla birlikte değerlendirmeler yapacağız. Prensibimiz şu; hükümet ve üretici birlikte bu işleri ele alacak, tasarlayacak, etkilerini de birlikte görüp tedbir alacak. Burada etki değerlendirme çalışmaları çok kıymetli. İyi niyetle yapılan bazı destekler bazen yan etkiler oluşturabiliyor. Hiç başlangıçta tahmin edemediğiniz yan etkiler oluşturabiliyor. İşte bu yan etkileri de gideren, amaca hizmet eden destekler. Bir taraftan da bunları biraz daha toplulaştırarak, sadeleştirerek, idari yükleri de azaltarak verilecek desteklerin anlamlı, önemli olduğunu ifade etmek isterim. Tarımda örgütlenme konuları da yine çok kıymetli. Bu çerçevede de yine odalarımızın işlevleri daha etkili bir şekilde görevlerini yerine getirmeleri konularını da ele aldık” ifadelerini kullandı. “EYLÜL AYINDA İNŞALLAH ORTA VADELİ PROGRAMIMIZI TOPLUMLA PAYLAŞMIŞ OLACAĞIZ” Bir taraftan e-Devlet üzerinden çiftçilerin bürokrasisini azaltıcı çalışmalar yapıldığını belirten Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Çiftçilerimizle bu alandaki örgütlenmeler arasındaki bağı da tabii ki koruyarak bunları gerçekleştirmemizin önemi belirtildi. Çok faydalı bir toplantı olduğunu ifade edebilirim. Bütün bu çalışmaların sonuçlarını orta vadeli programımıza genel çerçevede yansıtacağız. Eylül ayında inşallah Orta Vadeli Programımızı toplumla paylaşmış olacağız. Ardından ekim ayında da yine çok önemli bir politika dokümanımız. 12'nci beş yıllık kalkınma planımızı Meclisimize arz edeceğiz ve bütün bunlar çerçevesinde de bütçe sürecini, 2024 yılı bütçesini Meclisimize takdim edeceğiz, arz edeceğiz” diye konuştu. “TARIM KESİMİMİZLE DİYALOG İÇİNDE POLİTİKALARIMIZI ŞEKİLLENDİRMEYE VE UYGULAMAYA DEVAM EDECEĞİZ” Yapılacak çalışmaların faydalı olacağını belirten Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, “Biz de buradaki tartışmalardan ve bize verilen belgelerden azami derecede istifade etme gayreti içinde olacağız. Tabii ki her şeyi bir anda yapmak mümkün değil. Belli bir süreç içinde, aşama aşama buradaki önerileri hayata geçireceğiz. Burada en kritik olan husus şu; kamu ve üretici, kamu ve ilgili taraflar sürekli bir diyalog içinde olmalı. Hangi adımı atıyorsak atalım ilgili taraflarla istişare içinde olduğumuzda hem hata marjını düşürüyoruz hem de sahiplenmeyi arttırmış oluyoruz. Biz de bu anlayış içinde tarım kesimimizle diyalog içinde politikalarımızı şekillendirmeye ve uygulamaya devam edeceğiz diyorum. Hepinize teşekkür ediyorum” dedi.

Cumhurbaşkanı yardımcısı Yılmaz vergilerle alakalı konuştu! Haber

Cumhurbaşkanı yardımcısı Yılmaz vergilerle alakalı konuştu!

Vergi artışlarındaki ana unsurun deprem olduğunu söyleyen Yılmaz, yıl sonuna kadar ek bir vergi artışı olmayacağını belirtti. Dövizdeki artış için "Kur reel bir zemine gelmiş oldu." ifadelerini kullanan Yılmaz, kur korumalı mevduatın sona ermesinin de şimdilik gündemde olmadığını kaydetti. Cevdet Yılmaz'ın açıklamalarından önemli ayrıntılar şöyle: "Siyasi anlamda önemli bir eşiği geçtik" 'Seçimle birlikte Türkiye siyasi istikrarını pekiştirdi. Sayın Cumhurbaşkanımız güven tazeledi. Ekonomi belirsizlikten hoşlanmaz. Ekonomik aktörler güven ister. Siyasi anlamda önemli bir eşiği geçtik. Teknik olarak da belirsizlikleri ortadan kaldıracak çalışmalar sürdürüyoruz. Para politikası ekonomik politikanın bir bölümünü temsil ediyor. Ekonomi ekip işi. Bütün çalışmaların özetlendiği döküman orta vadeli program. Maliye politikası detayları ile yer alacak programda. Çok önemli dönüşümler yaşadık son günlerde. Bunun getirdiği mali yükler var. Ukrayna savaşından küresel ortama bütçeyi etkileyen süreçler var. Tüm bunlar orta vadeli programda netleşmiş olacak.' "Ekonomi sadece finanstan ibare değil, yatırımlar sürmeli" 'Öngörülebilirliği çok daha artırmış olacağız. İstişarelerle bu programı şekillendiriyoruz. Para politikası sışında yapmamız gereken reformlar var. Ekonomi sadece finanstan ibare değil. Biz kalkınmakta olan bir ülkeyiz, yatırımları sürdürmemiz gerekli. Orta vadeli programda ekonomiye ilişkin emeği temsil eden kişiler olarak neler öneriyorlar, bunu dinleyeceğiz. Tüm toplantılarla orta vadeli programı netleştireceğiz. Farklı sektörlerden toplantılar yapmaya devam edeceğiz. Öngörülebilirliği artıran bir program ortaya koymak istiyoruz.' "Kur reel bir zemine gelmiş durumda" 'Enflasyon beklentilerimizin elbette üstünde. Neden böyle bir tablo ile karşı karşıya kaldık? Depremin de etkisi var. Kurlarda uzun süre istikrarlı bir seyir vardı. Son dönemde kur reel bir zemine gelmiş oldu. 15 milyar dolar Merkez Bankamız son dönemde rezerv biriktirdi. Kurlardaki yükseliş enflasyonist bir etki yaptı ve beklentilerimizi güncellememiz gerekti. Enflasyonla mücadeleyi kararlı bir şekilde devam ettireceğiz. Deprem etkisi hariç, AB standartlarında bir bütçe açığı tutturmak istiyoruz. Para politikası çerçevesinde baktığımızda 2026'da faiz ve enflasyonu tek haneye düşürme hedefimiz var. Enflasyon sadece para politikasının da konusu değil. Yapısal reformlarımız da yer alacak.' "BAE'den 11.5 milyar dolar gelecek" 'İhracat finansmanı için 3 milyar, deprem finansmanı için 8,5 milyar dolar gelecek Birleşik Arap Emirlikleri ile imzalanan anlaşma doğrultusunda. Hazine gerekli görüşmeleri yürütüyor. Bunlar hızlı gerçekleşecek diye bekliyoruz. Suudi Arabistan ile tarihimizin en yüksek savunma sanayii anlaşması gerçekleştirildi. En önemlisi BAE ile yapılan ve somutlaştırılmış olan anlaşma. Enerji fiyatlarının yükseldiği bir dönemden geçtik. Körfez ülkelerinde ciddi bir kaynak oluştu. Bu kaynakları dünyanın farklı ülkelerinde değerlendirme niyetindeler. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu döviz girişi ve doğrudan yatırım konusunda avantaj sağlayacak.' Savunma sanayisine yapılan yatırımlar 'Proje bazlı yatırımlarla kaynak girişi olacak. Enerjide Türkiye'nin muazzam bir yatırım potansiyeli var. Cari açığımızın önemli bir kısmını enerji oluşturuyor. Buralarda mutlaka daha fazla uluslararası sermayeyi cezbetmesi gerekiyor. Cari açığımızı düşürük makro ekonomik istikrarımıza katkı sağlayacak. Sayın Cumhurbaşkanımız sayesinde Türkiye savunma sanayiinde ciddi bir atılım gerçekleştirdi. 2028'den önce 10 milyar dolar olan ihracat hedefimize daha önceden ulaşacağız. Körfez ülkeleri de bunun bir parçası.' "Yıl sonuna kadar ek bir vergi yok" 'Şu an itibarıyla bütçede dengeleri kurmuş durumdayız. Kurumlar vergisini 5 puan artırdık. İhracatçılar için 1 puan artırdık. Bundan sonra Meclis'e bir düzenleme gelir mi? Bu Meclisimizin takdirinde. Bizim öngördüğümüz değişiklikleri yapmış durumdayız. Kendiliğinden güncellenecek vergiler dışında ek bir vergiyi, ilave bir vergiyi yıl sonuna kadar tartışma durumu yok. Biz bütçe çerçevesinde almamız gereken tedbirleri bu yıl için aldığımız kanaatteyiz.' Döviz kurlarında artış sürecek mi 'Nominal kur ve reel kur denen bir şey var. Nominal kur uzun süre artmadı. Enflasyonun arttığı ortamda kur artmadı ve TL değer kazandı. Bugün geldiğimiz noktada reel kurun enflasyonun etkisini ortaya koyduğu bir dönem oldu. Önümüzdeki dönemde böyle bir hareketlenme beklenmemektedir. Bundan sonraki süreç daha normal bir seyir içerisinde arz talep dengesi içerisinde yürüyecektir. Aldığımız tedbirler kuru daha istikrarlı bir zemine oturtacaktır'

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Ekonomimiz büyüme eğilimini devam ettirdi! Haber

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Ekonomimiz büyüme eğilimini devam ettirdi!

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, ek bütçe kanun teklifine ilişkin TBMM Genel Kurulu’nda bilgi verdi. Yılmaz, 2022 yılında yüzde 3.5 yerine yüzde 1.5 bütçe açığı ile yılı kapattıklarını söyleyerek, “2023 yılı bütçe hedef ve tahminlerimiz 2022 yılının ikinci yarısındaki makroekonomik beklentilerimiz çerçevesinde belirlenmişti. Ancak küresel düzeyde süren yüksek enflasyon, tedarik zincirindeki aksaklıklar, emtia fiyatlarındaki dalgalı seyir Rusya-Ukrayna savaşı, son yaşadığımız deprem felaketi makroekonomik görünüm ve var sayımlarda ciddi değişimlere yol açmıştır. Şubat ayında yaşadığımız asrın felaketi Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremleri izlerini silmek için başlattığımız çalışmalar kamu harcamalarında önemli artışlara yol açmıştır. Depremin yol açtığı yıkımın maliyeti yaklaşık 104 milyar dolar olarak hesaplanmıştır” ifadelerini kullandı. Yılmaz, Türkiye ekonomisinin toparlanma devrine girdiğini belirterek, “Salgın sonrası dönemde artan yatırım, istihdam ve verimlilik ve buna bağlı olarak potansiyel büyüme artış kaydederek, salgın dönemindeki kayıplar telafi edilmiştir. Türkiye 2021 11.4, 2022 yılında ise 5.6 büyüyerek gelişmiş ülkelere yakın büyümüştür. 2020-2022 döneminde dünya ekonomisi yüzde 2 civarında büyürken Türkiye ekonomisi ortalama yüzde 6’nın üzerinde büyüme performansı sergilemiştir. Şubat ayında gerçekleşen son yüzyılın en büyük deprem felaketi önemli insani ve ekonomik yıkıma yol açmış, ekonomimiz bu yıkıcı etkilere rağmen 2023 yılının ilk çeyreğinde yüzde 4 salgın sonrası kesintisiz büyüme eğilimini devam ettirmiştir” dedi. Yılmaz, “Uluslararası Ödemeler bankası verilerine göre, kamu borcumuzun milli gelire oranı yüzde 32’dir. Gelişmekte olan ülkelerin yüzde 65.3, gelişmiş ülkelerin oranı yüzde 108.7’dir” dedi.

AK Parti'den açıklama... 500 TL'lik banknotlar mı geliyor? Haber

AK Parti'den açıklama... 500 TL'lik banknotlar mı geliyor?

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı AK Partili Cevdet Yılmaz, katıldığı canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu. "500 TL'lik banknot basılacak" iddialarıyla ilgili konuşan Yılmaz, önceliklerinin enflasyonu düşürmek olduğunu belirtti. 2-3 yıllık hedeflerinden bahseden Yılmaz, 14 Mayıs'ta yapılacak olan seçim sonrasını işaret etti. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz açıklamasında şu ifadeleri kullandı:  Faiz konusunda makro, mikro, rekabet hukukuna varana kadar bütüncül hareket etmek gerekiyor. Rekabet hukukunun, tüketiciyi koruma hukukunun tüm dünyada olduğu gibi uygulanması lazım. Gıdada konutta arzı artırmak gerekiyor. Daha çok yatırımla arz talep dengesi sağlanmalı. Önümüzdeki dönemde bunları adım adım hayata geçireceğiz. Arzı ve verimliliği artırıp kalıcı şekilde fiyatları düşüreceğiz. Denge içinde orta vadeli perspektifle enflasyon sorunundan çıkılacak. Bir taraftan Türkiye'nin istihdam sorunu var. 3 yılda 6 milyon civarında atılım yaptı Türkiye 32 milyona çıktı. 6 milyon daha ilaveyle 38 milyona çıkarmak istiyoruz. Bunu yapamazsak sosyal güvenlik sistemi de zorlaşacak. Genç nüfus var, gençlere iş bulmamız lazım. Her eve bir istihdam politikamız da çok önemli. "500 LİRALIK BANKNOTLARA TÜRKİYE'NİN İHTİYACI YOK" Önümüzdeki dönemde temel önceliğimiz enflasyonu düşürmek, 2-3 yılda tek haneye ulaşmak. Bugünkü enflasyonla spekülasyon yapılıyor ama seçimden sonra belirsizliğin azaldığı ortamda enflasyon düşecektir. 500 liralık banknotlara Türkiye'nin ihtiyacı yok. Serbest Döviz Kuru rejimine sahibiz, bundan vazgeçme planımız yok. Dövizde arz ve talep fiyatı belirler. Dönemsel hareketlenmeler her zaman olabiliyor. Dövizin arzı ve talebi geleceği yeri belirler. Cari açığı düşürme perspektifi olan Türkiye 100 milyar lira turizm, 400 milyar lira ihracat hedefliyor. Türkiye 1,5 trilyon dolarlık ekonomiyi hedefliyor. Döviz her zaman hareket edecektir, aşağı yukarı gidecektir. Esas olan reel döviz kurudur. Reel döviz kurunun istikrarlı seyir izleyeceğini düşünüyorum. Ekonominin düşmanı belirsizliktir. Önümüzdeki dönemde belirsizlikler azalacak, ekipler şekillenecek, istikrarlı ve güvenli ortamda bu konular şekillenecektir.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.