Narin Güran cinayeti davası hafta sonu da devam edecek!

Diyarbakır Bağlar ilçesine bağlı Tavsantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos’ta kaybolan 19 gün sonra katledilmiş cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’ın failleri hakkında açılan davanın 1'inci duruşması ikinci gününde devam ediyor.

Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmanın ikinci gününde, tutuklu sanıklar Nevzat Bahtiyar, ağabey Enes, anne Yüksel ve amca Salim Güran, geniş güvenlik önlemi arasında Diyarbakır Adliyesine getirildi.  Duruşma öncesi yine adliye önü polis barikatları ile kapatıldı.

Tutuklu sanıklar anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve amca Salim Güran ile komşu Nevzat Bahtiyar "Çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile yargılanıyor.

Baro başkanları, çocuk hak örgütleri, kitle örgütleri, siyasi partilerin ve siyasetçilerin takip ettiği duruşma ikinci gününde tanık beyanları ile devam ediyor.

İkinci günde şimdiye kadar; tanık sıfatıyla; ağabey Baran Güran, kuzen Osman Güran, tutulu Muhammed Kaya (Narin’in dayısının oğlu), tutuklu Maşallah Güran (Narin’in yengesi), Ramazan Atasoy (Salim Güran’ın işçisi), Hediye Güran (yenge), Remziye Cabaş (Narin’in anneannesi), Melek Güran (Salim’in eşi), tutuklu Mehmet Selim Atasoy, (Salim Güran’ın işçisi), Yasemin Gül (Narin'in teyzesi) Vecdi (Vedat) Bahtiyar (Nevzat Bahtiyar’ın kardeşi), Erhan Güran (Salim Güran'ın kardeşi), Barış Güran, Ali Rıza Güran (Salim Güran'ın amcası), Ufuk Kaya (Enes’in arkadaş), Rojin Güran (Salim Güran'ın kızı), Rezan Güran (Salim Güran'ın kızı), Nesrin Güran (akraba), çocuk tanıklar; Muhammed Emre Güran (Narin’in ağabeyi) Mahide Kaya (kuzen), Gizem Güran (Salim Güran’ın kızı, 16 yaşında), Melik Güran (Hüseyin ve Maşallah’ın kızı, 16 yaşında), Birsen Güran (Hüseyin ve Maşallah’ın kızı) dinlendi. 

Aile üyeleri tıpkı dün ifade veren sanıklar gibi birçok soruya "bilmiyorum" ve "hatırlamıyorum" gibi muğlak cevaplar verdi. Çocuk tanıklar hariç tüm aile üyeleri, Nevzat Bahtiyar'ı ya cinayetten sorumlu tuttu ya da ima etti.

AİLE ÜYELERİ EREN'İ SALONDAN ÇIKARTMAK İSTEDİ

İlk olarak tanık sıfatıyla dinlenen ağabey Baran Güran, mahkeme başkanının sorularını yanıtladı. Güran pek çok soruya "bilmediği" ve "duymadığı" şeklinde cevaplar verdi.

Daha sonra söz alan eski Diyarbakır Barosu Başkanı Avukat Nahit Eren, Salim Güran'ın kendisine yönelik "sen neyin peşindesin" sözlerini hatırlatarak, "bir çocuğun hakkının peşinde olduğunu" söyledi. Hayatında en güzel kokuya sahip olan bir çocuğun, adlı tıpta hissettiği kokuya dönüşmesinin acısının peşinde olduğunu dile getirdi. Eren'in konuşmaları üzerine baba Arif Güran ağlayarak tepki gösterdi. Aile bireyleri de "siyaset yapma" diyerek Eren'in konuşmalarına tepki gösterdi.

"Yalan söylüyor" diyerek bağıran Güran ailesi üyeleri Eren'in salondan çıkarılmasını istedi. Mahkeme başkanı ve polisler aile üyelerini sakinleştirmeye çalıştı.

Diyarbakır Barosu avukatları da mahkeme başkanına dönerek "Nahit Eren hedef gösteriliyor" dedi. Mahkeme başkanı da Nahit Eren'in direkt soru sorarak devam etmesini istedi.

Nahit Eren soru sormaya devam etti. Baran Güran'a "Bu evde artık ben ve babamın söz hakkı var" sözlerini hatırlatan Eren, bunu ne maksatla söylediğini sordu. Baran Güran, "Bunu başka bir maksatla söylemedim, ailede söz sahibi bizizdir o manada söyledim" cevabını verdi.

Eren'in sorduğu ikinci soruya sanık müdafiilerden itiraz geldi, mahkeme başkanı itirazı kabul etti.

BARAN GÜRAN DA NEVZAT'I SUÇLADI

Duruşma Diyarbakır Barosu avukatlarının soruları ile devam etti. Kardeşini akşama doğru köye geldiği gibi aramaya başladıklarını söyleyen Baran Güran, "Amcamlarda yemek yerken beni aradılar. 5 saattir kayıp diye ihbar yaptım çünkü bana biraz daha arayın diyebilirlerdi" dedi.

Aile Bakanlığı avukatlarının "Narin'e sence ne oldu sorusuna" karşı Baran Güran, Nevzat Bahtiyar'ı göstererek "Bu pisliğin kardeşimi götürdüğünü düşünüyorum" dedi.

Çelişkili beyanları soran avukata cevap veren Güran, "Annem, ailem köyde büyümüş. Polis karakol görmemiş" diyerek ifade verenlerin korkmuş olabileceğini söyledi. Baran Güran'ın cevap verirken sürekli savunmaya geçme hali ise dikkat çekti.

"Nevzat soğukkanlılıkla cinayet işledi" diyen Güran'a mahkeme başkanı "Ama işlemedim, cesedi ortadan kaldırdım diyor" dedi. Baran Güran da "Yalan söylüyor" diye karşılık verdi.

Annesi ile amcası arasındaki bir ilişkiye şahit olması durumunda kardeşi Enes'in ne yapacağını soran sanık avukatlarından birine cevap veren Baran Güran, "Enes amcamın kafasına sıkardı",  "Narin'in öldürülmesine göz yumar mıydı?" sorusunan da "Hayır" şeklinde cevap verdi dedi.

TANIK OSMAN GÜRAN: GÖZALTINDA İŞKENCE GÖRDÜK AMA SUÇLU BULUNSUN DİYE SUSTUK

Baran Güran'ın ardından tanık sıfatıyla Osman Güran'ın dinlenmesine geçildi. Osman Güran, Enes'in kuzeni olduğunu ifade etti. Enes'le, Narin'in kaybolduğu akşam görüştüğünü, aramaya çıktıklarını söyleyen Osman Güran, "Şehir merkezinde kalıyorum. Enes ile Narin kaybolduğu zaman aynı ortamdaydık sadece" dedi.

Osman Güran'a, Muhammet'in terliği nasıl bulduğu ve süreci anlattırıldı. Osman Güran, kendisinin 6 kez o yoldan geçtiğini ama terliği hiç görmediğini dile getirdi.

Osman kollukta işkence gördüğünü, suçlunun bulunması için sustuklarını ve suç duyurusunda bulunmadıklarını söyledi.

"TERLİĞİ HABER VERMEYİ NASIL UNUTTUN?" SORUSUNA "YORGUNDUM" YANITI

Tutuklu sanık Muhammet Kaya (Narin'in dayısının oğlu) getirildi. Muhammet, terliği nasıl bulduğunu anlattı. Hakim, terliği nasıl oluyor da o yoldan onlarca kez geçenlerin bulmadığını ama kendinin bulduğunu sordu ve ekledi; "Sana biri soruşturmanın yönünü değiştirmek için oraya koymanı istemiş olabilir mi?" Muhammet Kaya, "Öyle bir şey yok" diye yanıt verdi.

Hakimin, terliği bulduğunu aileye haber vermeyi nasıl unuttuğunu sorması üzerine Muhammet Kaya, "36 saat uykusuz ve yorgundum" cevabını verdi.

Terlikle ilgili soru yöneltilen Yüksel Güran, "Terlik bana gelince, kırmızı olduğu söylenince kızımın terliği olabilir dedim. Ama terliğin numarasına hiç dikkat etmemiştim” dedi.

ARİF GÜRAN HASTANEYE KALDIRILDI

Arif Güran, fenalaşması üzerine hastaneye kaldırıldı. Mahkeme başkanı, Güran'ın tedbir amaçlı hastaneye kaldırıldığını belirtti.

YENGE DE NEVZAT'I SUÇLADI

Tutuklu Maşallah Güran'ın (Narin'in yengesi) dinlenmesine geçildi. Maşallah Güran, kadınların kavgasını soran hakime şöyle cevap verdi: " 'Oy Narin hangi şerefsizler sana kıydı' dedim. Teyzesi geldi 'anlatsaydınız böyle olmazdı' dedi. Ben de 'bir şey bilmiyorum, biliyorsan sen söyle' dedim"

Maşallah Güran, "Her şeyin herkes tarafından bilindiğini söylemişsin, beni konuşturmayın demişsin" sorusuna ise "Hayır öyle bir şey kesinlikle demedim" diye yanıt verdi.

Hakimin, erkeklerin ağzını kapattığını sorması üzerine Maşallah Güran, "Hayır" diye cevapladı, "Sizi yönlendirdiler mi?" sorusuna da yine "Hayır" cevabını verdi.

Nevzat'in cinayet şüphelisi olduğunu söyleyen Maşallah Güran hakimin "Ama hepsi cinayet şüphelisi, sadece Nevzat değil" demesi üzerine, "Kamera kayıtları inşallah çıkar, herkes o zaman görür. Kim yapmışsa açığa çıksın" diye konuştu.

Maşallah Güran, Aile Bakanlığı vekilinin "Narin'i kim niye öldürmüş olabilir, hiç düşündünüz mü?" sorusuna "Hiç düşünmedim, köyden biri olacağını düşünmedik" dedi. "Nevzat öldürmüş olabilir mi?" sorusuna ise "Şüpheler onu gösteriyor" diye cevabını tekrar etti. Maşallah Güran'ın beyanlarında ailesini korumaya çalışması dikkat çekti.

ÇOCUKLAR DİNLENİYOR

Çocuk tanık M.E.G. (Narin'in ağabeyi), psikolog eşliğinde SEGBİS ile dinlenmeye başladı. Olayın gününü anlatan M.E.G. "Annem, Eren, Enes abim, Narin ve kardeşlerim evdeydik. Saat 15.00 gibi yengem bize gelmiş. Geldiğini Eren'den öğrendim. Geldiğini ben görmedim. Öncesi de Narin camiye gitti. Gittikten sonra Enes abimle annemin telefondan oyun oynadım. Sonra 16.30'a kadar uyudum" dedi. 

M.E.G. daha sonra bakkala gittiğini ve Enes'in de bakkalda olduğunu söyledi. M.E.G ifadesinin devamında " Arkadaşlarımla görüştüm. Köyün içinde dolandık gezdik. Enes abimin yanına gittik. Kuzenlerim sonra gittiler biz de eve geçtik. Annem yemeği hazırladı ve Narin'i çağırmamı söyledi. Çıktım dışarı bulamadım. Yengemi aradık onların evinde de değildi. Sonra Narin'i aramaya başladık" ifadelerini kullandı. "Salim amcan neredeydi?"  sorusuna M.E.G. "Onu okulun orada gördüm."  diye yanıt verdi. "Okulda görünceye kadar hiç görmedin mi?" sorusuna ise "Yok, görmedim" şeklinde yanıt verdi.

O gün eve kahvaltı yaparken Muzaffer amcasının geldiğini söyleyen M.E.G. Salim amcasının o gün eve hiç gelmediğini belirterek "Gelseydi sesleri bana gelirdi, uyanırdım" dedi. M.E.G. "Ama Hediye'nin gelişini duymadın" sorusuna net cevap veremedi.

M.E.G. "Kerem Güran saat 3 gibi seninle çeşmeye gittiğini söylüyor" sorusuna ise "Saati öyle değil. Yanlış hatırlamış olabilir, çeşmeye gittik ama saati bilmiyorum" diye yanıt verdi.

Olay gününü anlatmaya devam eden M.E.G. şöyle devam etti:

"Sonra Salim’in evine gittik, Gizemgil açtı kapıyı. (Nevzat’ın evi çok yakın değil mi?) Oraya gitmedik. (onlar duymadı mı siz ararken?) Yok. Halit ve Zeyno orada oradaydı, Narin’i arıyoruz dedim."  

Abisi Enes’in davranışları sorulan M.E.G. "Abim mısır tarlasına gidip aradı" diye karşılık verdi.

Enes'in kendini ısırması ve yüzündeki morluklara ilişkin soruya ise bilmediğini söyledi.

Hakim, M.E.G.'ye Hediye yengesinin geldiği anı tekrar sordu M.E.G. aynı cevapları verdi. Mahkeme başkanı, pedagoga bu soruları sormasına neden olan iddianın Narin’in cansız bedeninin evde olmasıyla ilgili olduğunu açıkladı.

MAHKEME BAŞKANI AİLE BAKANLIĞI AVUKATINA TEPKİ GÖSTERDİ

İlerleyen dakikalarda mahkeme salonunda, ifadesi alınan çocuklarla ilgili tartışma yaşandı.  M.E.G. 6 yaşındaki kardeşiyle ilgili "Bir şey diyeceğim. E. durmuyor, ikide bir gitmek istiyor, söylemek istedim" dedi. Bunun üzerine mahkeme başkanı son soruyu sormak istedi ancak küçük kardeş ağlamaya başlayınca ifadeyi yarıda kesti.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı "Çocuğun dinlenmesi gerekiyor" dedi. Mahkeme başkanı ise sesini yükselterek ve titreyerek "Size bunu izah etmekten utanıyorum" karşılığını verdi.

Narin'in arkadaşı olan bir kız çocuğunun dinlenmesine devam edildi. Pedagog eşliğinde sorular sorulan çocuk olay gününü anlattı.

Daha sonra Salim Güran'ın 15 yaşındaki kızı G.G. dinlendi. Babası Salim Güran'ın dosyada sanık olarak yargılandığı için tanıklıktan çekilebileceği hatırlatılan G.G "Tanık olmak istiyorum" dedi.

Narin'in kaybolduğu günü anlatan G.G. babasının 15.30 gibi evden çıktığını ve bir daha dönmediğini söyledi. O gün hep evde olduğunu, olay günü kimsenin eve gelmediğini söyledi. G.G., Enes'in HTS kayıtlarına göre eve geldiği bilgisinin olduğu sorusu üzerine "Gelmedi" diye cevap verdi. G.G. sorulan tüm sorulara olumsuz yanıtlar verdi.

Maşallah Güran'ın kızı M.G.'nin beyanlarına geçildi. Kadınların arasındaki kavga sorulan M.G., "Narin haberi gelince Yüksel yengem baygınlık geçirip ambulansa götürüldü. Narin'in teyzesi Yasemin, gelip annem Maşallah ve ablam Birsen'e parmak sallayarak konuşsaydıniz bunlar olamazdı dedi" diye anlattı. "Yasemin neden öyle dedi?"  sorusuna yanıt veren M.G. "Annemler çok ifadeye gelip gitti. Herkes herkesten şüpheleniyordu, bence ondan" dedi.  

Mahkeme başkanının "Narin ne zaman eve geldi" sorusuna ise M.G., "Kapı çaldı, 'Narin,' dediler, ben Narin’i görmedim, köydekiler hep 17.00-18.00 diyordu" diye yanıt verdi.  

Narin'in anneannesi Remziye Çabaş'ın dinlenmesine geçildi. Türkçe bilmeyen Çabaş'a bir jandarma tercümanlık yaptı. İstanbul'dan geldiğini söyleyen Çabaş, hiçbir şey bilmediğini ifade etti.

SALİM GÜRAN'IN EŞİ MELEK GÜRAN DİNLENDİ

Salim Güran'ın eşi Melek Güran'ın dinlenilmesine geçildi. Olay gününü anlatan Melek Güran, tutuklanana kadar eşinin hareketlerinde hiç farklılık görmediğini söyledi. Kimseyi de saatler konusunda yönlendirmediğini belirtti.

Eşinin bir ara tarladan gelip yemek isteğini, kahvaltılık hazırladığını söyledi. Kızı M.G. ise beyanında kızartma yaptığını söylemişti.

Salim'in kaçta evden çıktığını hatırlamadığını söyleyen Melek Güran, "Baskı ve şiddet altında ifade verdim, oğlum polis tarafından gözümün önünde dayak yedi" dedi. Çelişkili ifadelerine devam eden Melek Güran da pek çok şeyi reddetti.

Salim Güran, beyanlarında telefonunda kilit olduğunu söylemişti ancak eşi Melek Güran, eşinin telefonuna asla kilit koymadığını belirtti. Diyarbakır Barosundan bir avukat, "Eşiniz, sizi aldattığını bu salonda ikrar etti. Haberiniz var mı?"  diye sordu. Eşinin kendisini aldatmayacağını söyleyen Melek Güran, Narin'in cesedini Salim'in dereye koyması sebebiyle Narin'i öldürenin Nevzat Bahtiyar olduğunu iddia etti.

Narin'in kuzeni Birsen Güran savcılıktaki ifadesini okumadan imzaladığını söyledi. İfadesinden çelişkilere dair “Üzüntüyle yanlış anlatmışım" diyen Güran, Salim Güran’ın kendisini saat konusunda yönlendirmedigini ifade etti. Kadın kavgasını analatan Güran, Enes'i de akşam saatinde Narin’i ararken gördüğünü anlattı.

Duruşmaya saat 16.00’ya kadar ara verildi. Duruşmanın 2. gününde ara sonrası ikinci oturuma devam edildi.

21 tanığın dinleyeceği yargılamanın bugünkü birinci oturumunda içerisinde çocuklarda olmak üzere 9 tanık dinlendi. 2 tanık Arif Güran ve Gazal Bahtiyar dünkü oturumda dinlemişti.

RAMAZAN ATASOY TANIKLIĞI KABUL ETMEDİ

Tutuklu sanık Ramazan Atasoy tanık olarak mahkeme huzuruna getirildi. Atasoy, tanıklık yapmak istemediğini söyledi ve duruşma salonundan çıkarıldı. Bu durumu açıklayan mahkeme başkanı, "Kendisi aynı suçlamaya diğer bir dosyada yargılanıyor. Kendisine yargılandığı suçlamalara ilişkin sorgularımız olacak ve sonucunda ceza alabilir. Bu nedenle kendine Tanık olmak isteyip istemediğini soruyoruz, bunu yapmak durumundayız" dedi.

Diyarbakır Barosu avukatları uygulamaya itiraz ederken, baronun itirazı reddedildi.

YENGE HEDİYE GÜRAN’DAN ÇELİŞKİLİ CEVAPLAR                                         

Narin’in yengesi Hediye Güran tanık olarak dinleniyor. Hediye Gürman, sabah saatlerinde eve gittiğini Eren'in kapıyı açtığını ‘annem uyuyor’ dediğini söyledi. “Sonra 3-3 buçuktu, tam dakikasını hatırlamıyorum tekrar gittim. Eren Muhammed evdeydi Enes uyuyordu uyandı. Enes hangi ara evden çıktı bilmiyorum ama yolda karşılaştık sonra evde oturduk sohbet ettik” dedi.

Daha önceki beyanlarında Enes’in evde olup olmadığı sorulan Hediye, “Hayır, ben farklı söylemedim, ben eve gittiğinde Enes uyuyordu" şeklinde cevap verdi. Hediye, “Narin'in bulunmasından sonra Yüksel yüreği yanmış bir haldeydi. Aile toplantıları dendi öyle bir şey yapılmadı” dedi.

Savcının çapraz sorgusuyla devam edildi. Hediye savcının sorularına çelişkili cevaplar verdi.

Diyarbakır Barosu avukatı Nahit Eren, “Narin'in kaybolduğu gün saat 15.00 ile 17.00 arası neredeydin” sorusuna “Evdeydim” diye cevap veren Hediye Güran’a Nihat Eren, “Ama oğlun ‘1'de uyandım uyandığımdan annem evde yoktu, 17.00’ye kadar gelmedi’ dedi” diye sorması üzerine ise Hediye, “Saatlerde yanılmış olabilirim” dedi.

Çamaşır sorusu soruldu. Olay günü Yüksel Güran'ın yıkıldığı çamaşırları götürdüğünü söyleyen Hediye’ye çamaşırları katlayarak mı yoksa katlamadan mı götürdüğü soruldu. “Katlamadan götürdüm, Yüksel ile birlikte katladık” dedi. Kızının “Çamaşırları annemle birlikte katladık, annem katlı olarak götürdü” beyanını hatırlatan avukata Hediye, “Hayır öyle bir şey olmadı. Ben katlamadan götürdüm, o bilmiyordur” cevabını verdi.

Nevzat'ın şüpheli hareketlerine dair çok görmediği için bir şey bilmediğini söyleyen Hediye Güran, Alim Güran'nı hareketlerinden şüphelenmediğini ifade etti. Delilleri saklama, gizleme, polislere yanlış bilgi verme iddialarını da reddeden Hediye Güran, Narin'in kaybolması sonrası kimsede şüpheli hareketler görmediğini ileri sürdü.

Sanıklar ve tanıklar için yarım saat yemek arası verildi.

DAHA ÖNCE SÖYLEDİĞİ SAATİ HATIRLAMADI

Duruşmada Salim Güran’ın tutuklu işçisi Mehmet Selim Atasoy, tanık olarak dinlendi. Atasoy, Narin’in kaybolduğu güne dair şunları aktardı: “O gün evdeydim. Beni aradı. Aradığı saati hatırlamıyorum. Konuştum, ‘Ne zaman tarlaya geliyorsun’ dedi. ‘Yemek yiyorum, çıkıp geleceğim’ dedim. Yemeğimi yedikten sonra çıktım, tarlaya gittim. Salim ve benim oğlan orada oturmuştu. Saatini hatırlamıyorum. Orada kısa bir süre oturdum, sonra oradan ayrıldım aşağıdaki tarlaya indim. Suyu değiştirmeye gittim. Suyu değiştirdikten sonra tekrar yukarıya çıktım. O zaman güneş batmak üzereydi. Gittiğimde Salim hâlâ oradaydı. Orada yine biraz oturdum. Telefonu çaldı, yürüdü. Sonra gelip, ‘Bizim köyde bir çocuk kayıp, köye ineceğim. Yanında fener var, gel birlikte inelim’ dedi.”

Mahkeme başkanı, “Daha önceki beyanınızda ‘İşim bittikten sonra eve dinlenmeye gittim. Sonra Salim Güran beni arayarak, tarlayı kontrol etmemi istedi. Saat 16.00’da tarlaya ulaştım’ demişsiniz” aktarımına Atasoy, “Saati tam olarak hatırlamıyorum” yanıtını verdi. Mahkeme başkanı sonrasında, “Salim’le konuştuğunuzda, konuşmalarında şüphe uyandıran bir şey oldu mu? İddianameye göre Salim, Narin’i öldürüp Nevzat’a teslim ettikten sonra, sizin saat diliminize göre sizin yanınızdaydı” demesi üzere, dikkat etmediğinden kaynaklı şüpheli bir durum olup olmadığını bilmediğini söyledi.

Diyarbakır Barosundan avukat jandarma tutanağını hatırlatarak, "Oğlunuz, 'Muhtar öğleden sonra geldiğinde her iki paçası ıslaktı' demiş. Doğru mu?" sorusuna "Hayır, öyle bir şey yok" cevabını verdi.

Avukatın "Dere kenarına gitmeniz mi?" sorusuna da "Hayır" dedi.

TEYZE GÜL İLK İFADESİNİ YALANLADI

Narin'in teyzesi Yasemin Gül’ün dinlenmesine geçildi. Gül, konuya dair bilgisi olmadığının söyledi. Bismil'de oturduğunu kayıp haberiyle köye geldiğini ifade etti. Yüksel'in “Kızımı getirin mezarı olsun” sözlerini hatırlatan mahkeme başkanına, "Bulunsun en azından bir mezarı olsun manasında onu dedi” şeklinde cevap verdi. Enes'ten ve Yüksel'den hiç şüphelenmediğini ifade eden Gül, Enes'te ilk gün morluk görmediğini dile getirdi.

Narin'in cenazesinin bulunduğu günü ve kadınların kavgasını anlattı. Çıkıp köye gittiklerini, ablasının kötü olduğunu ifade etti. “Doğruyu konuşsaydınız bu aşamaya gelmezdi” sözlerini söylemediğini ifade eden Yasemin, “Ben katili bilen varsa Allah belasını versin dedim sadece. Acaba kim öldürdü biliyor mu diye düşünüp söylemiyorlar diye tepki gösterdim” diye ekledi.

Diyarbakır Barosu avukatı Gül’e 8 Eylül’deki ifadesinde “Ancak bunu köyün dışından kimsenin yapacağını düşünmüyorum” dediğini hatırlattı, Gül bu ifadesini kabul etmedi. “Narin görmemesi gereken bir şey görmüş ki bunun için öldürüldü” sözleri de hatırlatılan Yasemin Gül, bu ifadesini de kabul etmeyerek, ablasına dair iddialara ilişkin “Ablam asla öyle biri değil. Bir gönül ilişkisi yaşamaz, yanlış bir şey yapmaz. Salim'in telefonu ablamda kayıtlı bile değildir, Salim de birini öldürmez” dedi.

TANIK VECDİ BAHTİYAR: HER AİLENİN BİR GÜCÜ VAR

Nevzat Bahtiyar’ın kardeşi Vecdi (Vedat) Bahtiyar dinlendi. Vecdi Bahtiyar, Salim Güran ile ağabeyini Narin’i sormak için sık sık aradığını, durumunu sorduğunu söyledi. Mahkeme başkanı Vecdi Bahtiyar’a "Salim, ‘Nevzat konuşmasın’ telkinlerinde bulundu mu size? Aramalarınız meraktan mıydı” diye sordu. Bahtiyar, “Komşumuzdur, merak ettik” dedi. 

Bahtiyar, ağabeyi Nevzat’ın “Ben yapmadım ki teklifi kabul edeyim” dediğini de söyledi. Nevzat Bahtiyar’la Salim Güran arasında alacak verecek meselesine dair haberi olup, olmadığı sorulan Bahtiyar, “Bu olaylardan sonra bu meseleyi öğrendim. Ağabeyim para için bırak insanı hayvanı bile öldürmez” dedi.

Bahtiyar, “Aileniz Salim’den korkar mı” sorusuna ise, "Her ailenin bir gücü var, ama Nevzat arkadaşı olduğu için çekinebilir” dedi. “Siz korkar mısınız?​” sorusuna da “Ben Allah’ımdan korkarım” yanıtını verdi.

Vecdi Bahtiyar sonrası tanık olarak dinlenen Salim Güran'ın kardeşi Erhan Güran, soruşturmasının seyrini değiştirmek maksatlı yangın çıkardıkları iddiasına dair, “Biz istesek de yangın çıkaramayız” dedi. Aramalar esnasında eve kamera taktırma meselesine de “Köylüler daha önce taktırdı, sonra güvenlik amaçlı biz taktırdık” şeklinde cevap verdi.

Evde yapılan toplantılara dair de “Kimse bir şey biliyor ise konuşsun, jandarmaya yardımcı olsun diye ara ara toplanıp konuşuyorduk” dedi.

Vecdi (Vedat) Bahtiyar’ı olay açığa çıktıktan sonra aradığı iddiası üzerine “Ben aramadım, o beni aradı, ‘benim alakam yok bu konu ile’ dedi. Ben de arama beni bir daha dedim” diye konuştu.

TANIK ALİ RIZA GÜRAN: AİLE TOPLANTILARI JANDARMA BİLGİSİNDE YAPILDI

Tanıklardan Barış Güran, evlerinin önünden takılı olan kameraların olay sonrası kaydını kapattığı iddialarını reddederek, gözaltında işkenceye maruz kaldığını ifade etti. Hakkındaki delil karartma iddialarının hiçbirini kabul etmedi.

Tanık olarak dinlenen Salim Güran'ın amcası Ali Rıza Güran da Nevzat Bahtiyar'a yönelik cinayeti üstlenmesi teklifi soruldu. “Yalan atıyor, aslı astarı yok” dedi. Aile içinde toplantıları jandarma bilgisi dahilinde yaptıkları ifade etti.

Salim'den şüphelendiniz mi sorusuna ise, "Hayır Salim sürekli jandarma ile beraberdi. Ben hep yeğenlerimi köşeye çeker, sorardım" şeklinde cevap verdi.

Enes’in arkadaş olan Ufuk Kaya’nın ifadesine geçildi. Kaya, Enes ile tepede oturduklarını anlattı. Otururken Yüksel Güran'ın oğlunu çağırdığını Enes'in annesinin yanına gidip geldiğini söyledi. “Enes’in yüzünde morluk var mıydı” sorusuna Kaya, “Yoktu” diye cevap verdi.

Diyarbakır Barosu avukatı Nahit Eren, Ufuk'a önceki beyanını hatırlattı. Önceki beyanları ile bu beyanı arasındaki çelişki giderilemediği için beyanı tekrar ettirildi.

Tanık olarak ifadesi alınan Salim Güran'ın kızı Rojin Güran da “14.30 gibi çarşıdan geldik babama kıyafetlerimizi gösterdik” diyerek olay günü nerede olduğunu söyledi. Mahkeme başkanının “Amcaların evinin etrafında bir araba ya da başka birilerini gördün mü” sorusuna bir araba ve kimseyi görmediğini söyledi. Gün içinde ablasıyla babası arasında da bir arama olmadığını dile getirdi.

Duruşmada son olarak Salim Güran'ın kızı Rezan Güran ve akraba Nesrin Güran dinlendi.

Duruşmaya yarın saat 10.00'da devam edilecek.

İLK GÜN NELER YAŞANDI

Diyarbakır'da 19 gün sonra cesedi Eğertutmaz Deresi kenarında bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetinin ilk duruşması dün Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinde başladı.

Tutuklu sanıklar amca Salim Güran, anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve Narin'in cesedini taşıyan komşuları Nevzat Bahtiyar, hakim karşısına çıktı. Tutuklu sanıklar hakkında "İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.

Gazeteciler, avukatlar ve duruşması olanlar dışında kimse duruşma salonuna alınmadı. Diyarbakır Barosu dışındaki baroların katılma talebi reddedildi.

Söz alan sanıklar çelişkili ifadelerinin yanı sıra, sorulan birçok soruya "bilmiyorum, hatırlamıyorum, kafam karışıktı..." gibi cevaplar verdi

Salim, Yüksel ve Enes Güran beyanlarında Bahtiyar’ın şüpheli olduğunu savundular. İlk duruşmada cinayeti hiçbir sanık itiraf etmedi.

Sanık Nevzat Bahtiyar, olayı anlatmak istemediğini söyledi. Salim Güran’in kendisinden Narin'in cesedini parçalanmasını istediğini söyleyen Bahtiyar, "Fakat ben cenazeye karışmadım” dedi.

Bahtiyar'ın ardından ağabey Enes Güran'ın beyanlarına geçildi. Enes Güran, mahkeme başkanının, "Salim Güran’ın öldürme ihtimali var mı?" sorusunu "Onu bilmiyorum", "Nevzat’ın öldürme ihtimali var mı?" sorusunu ise "Araba satışından olabilir. Büyüklerin olduğu cemaatte, babam kendisine 'o parayı nereye getireceksen getir' dedi” diye yanıtladı.

HTS (Arama trafiği kayıtları); Nevzat Bahtiyar, Salim, Yüksel ve Enes Güran’ın olay günü birlikte aynı yerde, Arif Güran’ın evinde olduklarına işaret ediyor.

4 sanığın dün başlayan yargılama sürecinin ilk günü, gece yarısından sonra sona erdi.