15 Temmuz darbe girişimi, Türkiye'nin güvenlik siyaseti açısından dönüm noktası oldu. Güvenlik modelinin değişmesiyle, devletin tüm kurumlarında arınma süreci başladı.
SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş, temizlikten sonra karar alma mekanizmalarının Emniyet ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin organizasyonel yapısı ve etkinliğini tamamen buna göre kurgulandığını ve buna göre etkinleştirildiğini söyledi.
Böylece daha etkin güvenlik kurumlarının ortaya çıktığının altını çizen Miş, TSK'nın, Irak'tan Suriye'ye ve çevredeki pek çok yere kadar etkili mücadeleler yaparak sonuç aldığını ifade etti.
TÜRKİYE'NİN TERÖRLE MÜCADELEDE ELİ GÜÇLENDİ
15 Temmuz sonrası gerçekleşen güvenlik modeli değişikliği, Türkiye'nin terörle mücadelede de elini güçlendirdi.
FETÖ'cülerden arındırılan devlet, ordu ve emniyetin, kendi devletinin, milletinin hizmetinde ve ülke çıkarları için yoluna devam ettiğini söyleyen Miş, 15 Temmuz'un Türkiye'nin kırılganlıklarının giderildiği bir süreci ortaya çıkardığını kaydetti.
SAVUNMA SANAYİİ DE OLUMLU YÖNDE ETKİLENDİ
FETÖ'ye yönelik temizlik, savunma sanayiini de olumlu yönde etkiledi. Türkiye, ürettiği yerli ve milli ürünlerle dünyada bu alanda söz sahibi ülkelerden biri oldu.
FETÖ'cülerin sahiplerinin, Türkiye'nin savunma alanında gelişmesini kesinlikle istemediğini aktaran Miş, "Siz, milli savunma sanayiinde güçlü olursanız, kendiniz üretirseniz dışa bağımlılığınız da azalır. FETÖ'cülerin bütün alanlardan temizlenmesi, savunma sanayiindeki atılımların kapasitesinin de hızlı bir şekilde etkinleştiğini görüyoruz." dedi.